12 Aralık 2011 Pazartesi Viagra çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm bulmak zaten karar verin. Biz alışveriş merkezi geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen üç gün beklemek zorunda.
?
?
BAŞKAN: Başkan Vekili Meral AKŞENER
KÂTİP ÜYELER: Mine LÖK BEYAZ (Diyarbakır), Özlem YEMİŞÇİ (Tekirdağ)
---0---
?
1.- 2012 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/470) (S.Sayısı:87) (Devam)
?
?
BAŞKAN ? Teşekkür ederim Sayın Bakan.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Bakan, eleştirileri cevapladı ancak bir konu eksik kaldı sanıyorum. Türkiye'nin sağlık sistemine ilişkin olarak British Medical Journal dergisinde yayımlanan bir yazıdan söz etti. O yazıyı Enis Barış, Salil Mollahaliloğlu ve Sabahattin Aydın yazmışlardır. Olabilir tabii ki onların gözüyle sağlık sisteminde olumlu veriler olabilir ve o değerlendirilmiş olabilir ancak o yazının yayınlanmasından sonra, aynı dergide Türkiye'nin sağlık sistemindeki sorunlarla ilgili olarak daha önce yayınlanan yazıda gerçeğe aykırı olan hususlarla ilgili olarak toplam 7 tane yazı yazılmıştır. Bunu da Genel Kurulun dikkatine sunuyorum efendim.
BAŞKAN ? Teşekkür ederim.
?
BAŞKAN ? ?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, bir söz alabilir miyim efendim?
Sayın Kürkçü, konuşmasında 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekâtı sonucunda Türkiye Cumhuriyeti?nin Kuzey Kıbrıs?a olan müdahalesini ve bu müdahale sonucunda Türk askerinin orada konuşlanmasını işgal olarak nitelendirmiştir. O dönemin Cumhuriyet Hükûmeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti?nde yaşayan Türklerin haklarını korumak amacıyla orada meydana gelen zulüm ve haksızlıkları sona erdirmek, Rumların meydana gelmesine neden olduğu ölümleri ve cinayetleri önlemek amacıyla gitmiştir. Bunu Genel Kurulun bilgisine sunuyorum. (CHP, AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN ? Teşekkür ederim.
?
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Şimdi, önce Sayın Hamzaçebi? Sırayla hepinize, lütfen?
Buyurun Sayın Hamzaçebi.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Bakan konuşmasında Cumhuriyet Halk Partisinin Avrupa Birliği hedefine yönelik olarak birtakım cümleler kullandı. Kullanmış olduğu cümlelerin, söylediği ifadelerin Cumhuriyet Halk Partisi programıyla uzaktan yakından ilgisi yoktur. Bu nedenle, sataşma nedeniyle söz istiyorum efendim.
BAŞKAN ? Buyurun.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN - Yani hepinizi dinleyeceğim?
?
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Bağış Avrupa Birliğinden sorumlu bakan ve Türkiye Cumhuriyeti?nin ?Başmüzakereci? sıfatını taşıyan ilk bakanı, Türkiye?yi Avrupa Birline taşıyacak olan süreci yönetmek gibi çok önemli bir görevi var.
Avrupa Birliği süreci AKP ile başlamış bir süreç değil, tarihi çok eski, Türkiye bu konuda çok da zaman kaybetmiştir, ta 1959 yılında Demokrat Partinin o zamanki adıyla Avrupa Ekonomik Topluluğuna yaptığı başvuruyla başlar. 1963 yılında Cumhuriyet Halk Partisi Hükûmeti zamanında kabul edilen, yürürlüğe giren Ankara Anlaşması?yla Türkiye-Avrupa Ekonomik Topluluğu ilişkilerinin hukuki çerçevesi çizilir.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (İstanbul) ? Sayın Başkan, ben bunları anlattım zaten.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bu ilişkinin, bugün Avrupa Birliğiyle yürütülen ilişkinin temelinde Cumhuriyet Halk Partisi vardır bir kere. Evet, Türkiye geçen, ilerleyen zaman içerisinde 1960?lı yıllardan sonra zaman kaybetmiştir. 1996 yılında gümrük birliğini imzalamıştır. 1999 yılında Helsinki Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesinde Türkiye Avrupa Birliğinin tam üye adayı olarak ilan edilmiştir. Sizin bugün AKP olarak övündüğünüz Avrupa Birliği süreci, 2004?te başlattığınız, o ?Tam üyelik? adı altında başlattığınız, kamuoyuna sunduğunuz süreç aslında bir imtiyazlı üyelik süreciydi. AB?den 2004 Aralık ayında, 1999 yılında alınmış olan tam üyeliğin gerisine gitmek suretiyle bir sürece geldiniz siz, geriye gittiniz.
Şimdi, 2004 yılında o tam imtiyazlı üyeliğin üstünü örterek ?tam üyelik? adı altında bir süreci topluma sundunuz. Büyük bir heyecan yarattı o zaman. İmtiyazlı üyelik fark edilmedi ama bugün geldiğimiz noktada Avrupa Birliğine üyelik, imtiyazlı üyelik artık topluma heyecan veren bir dinamik olmaktan çıktı. AKP kendi dinamikleriyle baş başa kaldı. Bugün AB?ye üyelik maalesef AKP Hükûmetleri sayesinde, AKP Hükûmetleri nedeniyle toplumda heyecan yaratan bir süreç değil, toplumda kırılma yaratan bir sürece dönüştü. 33 tane fasıl var, 13 tanesi açıldı ve kapanmadı tabii ki, Kıbrıs bir kapanış kriteri olarak önümüzde duruyor. Bakın, burada Avrupa Birliği Bakanlığının sayfasında hangi faslın hangi durumda olduğu belli. Süreç yürümüyor. Siz istediğiniz kadar söyleyin, ?Fransa ve Almanya sözünde durmadı, Türkiye?nin tam üyeliğini referanduma götürme yönünde Anayasa değişiklikleri yaptı.? Sürecin sorumlusu Hükûmettir, mazeret Avrupa?da aranamaz. ?Avrupa Birliği engel çıkarmasaydı biz bu işi aşardık.? demek Hükûmet etmek midir? Sayın Bakan, bunların hesabını versin önce.
Saygılar sunarım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN ? Teşekkür ederiz Sayın Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) ? Mikrofon kapandı ama, şunu da söyleyeyim: Biraz önce Sayın Şafak Pavey?in burada yaptığı konuşma, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına bir konuşmadır. Cumhuriyet Halk Partisi, imtiyazlı üyelik değil tam üyeliği savunan bir partidir. Bu bizim programımızdır.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)
?
BAŞKAN ? Teşekkür ederim Sayın Bakan.
Şahıslar adına son söz?
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, Sayın Enerji Bakanı Akkuyu Nükleer Santraliyle ilgili olarak bilgi verirken ihale sürecinin son derece saydam olduğunu ifade ederek buna karşı görüş ortaya koyan tüm muhalefet partilerini -âdeta meydan okuyarak- itham eden cümleler sarf etti.
Sayın Bakana ve Genel Kurula şunu hatırlatmak isterim: Akkuyu Nükleer Santrali ihalesi bir uluslararası anlaşmaya konu edilmiştir. Anayasa?nın 90?ıncı maddesine göre, uluslararası anlaşmalar kanun hükmündedir ve bunlar için herhangi bir şekilde Anayasa?ya aykırılık iddiasıyla Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz. Normal olarak, bir hükûmetin, bir bakanlığın, bir kurumun yapmış olduğu ihale işlemi yargının denetimine tabi iken Akkuyu Nükleer Santrali uluslararası anlaşmanın içine yerleştirilmek suretiyle bu denetimin dışına çıkarılmıştır. Dolayısıyla ortada saydam olan bir durum yoktur, tam tersine yargı sürecinden kaçırılmış olan bir ihale vardır. Bunu Genel Kurulun bilgisine ve dikkatine sunuyorum.
Teşekkür ediyorum (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN ? Teşekkür ederim.
?