2 Şubat 2012 Perşembe Viagra çok çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm seçip zaten karar verin. Biz pazar geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen biraz zaman beklemek zorunda.
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 13.03
BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM
KÂTİP ÜYELER: Muhammet Bilal MACİT (İstanbul), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
-----0-----
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 60?ıncı Birleşimini açıyorum.
?
BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.
Önergeler gündemdeki yerlerini alacak ve Meclis araştırması açılıp açılmaması konusundaki görüşmeler sırası geldiğinde yapılacaktır.
?
BAŞKAN ? Barış ve Demokrasi Partisi Grubu önerisini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler? Etmeyenler? Öneri kabul edilmemiştir.
Şimdi, Milliyetçi Hareket Partisi Grubunun İç Tüzük?ün 19?uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım.
Buyurun.
?
BAŞKAN ? Teşekkür ederim Sayın Canikli.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan?
?
BAŞKAN - Müsaade edin de ben yöneteyim Sayın Vural.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Ama Sayın Başkan, ifade etmek istediğim bir husus var efendim. Sayın Canikli konuşmasında ?Biz inançlı bir nesil istiyoruz, siz nasıl bir nesil istiyorsunuz bilmiyorum.? diyerek Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun inançlı bir nesil istemediği anlamında bir ifadede bulunmuştur. Grubumuza açıkça bir sataşmada bulunmuştur. Söz istiyorum efendim.
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Ben öyle bir şey söylemedim.
BAŞKAN ? Şimdi Sayın Vural?dan sonra size sataşmadan söz vereceğim.
?
BAŞKAN ? Buyurun efendim, buyurun Sayın Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Sayın Başbakan ve onun sözcüleri yeniden eski bir politikaya başvurmaya başladılar, din üzerinden, İslamiyet üzerinden siyaset yapmak.
?Dindar bir nesil yetiştirmek istemiyor musunuz?? dedi Sayın Başbakan.
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Konuyu biz açmadık.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Onun adına burada konuşan sözcü ?Biz inançlı bir nesil yetiştirmek istiyoruz.? diyerek, toplumu din konusunda, dindarlık, inanç konusunda kutuplaştırma siyasetini güdüyorlar.
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Senin konuşmacın söyledi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Ben şimdi Adalet ve Kalkınma Partisi Grubuna ve Hükûmete, Sayın Başbakana şunu sormak istiyorum: Sayın Başbakan, Sayın Canikli, din nedir, İslamiyet nedir? Evet, soruyorum: Yani İslam?ın öngördüğü nüsükü, onun icrasını yeterli mi sayıyorsunuz? Din ritüellerin icrası mıdır sadece, nüsükün yerine getirilmesi midir? Yani beş vakit namaz kılındığı zaman, oruç tutulduğu zaman, İslam?ın şartları, şekil şartları yerine getirildiği zaman, siz kendiniz Müslüman olduğunuzu mu zannediyorsunuz?
Dinin esası, mülk meselesidir. İbni Haldun bundan yedi yüz sene önce şöyle derler: ?İktidar mala, mal iktidara götürür; bu ikisine ?mülk? denir.? Yani egemenlik, lehul mülk: Hüküm koymak Allah?ındır. Allahü ekber: Allah en büyüktür. Siz büyük değilsiniz. Bunun anlamı mülkiyet herkesindir; iktidar, güç herkesindir; halkındır ama siz bugün getirdiğiniz İç Tüzük değişikliyle ?İktidar bizimdir.? diyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Sizin İslamiyet anlayışınız bu! Size Kur'an-ı Kerim?deki Maun Suresini okumanızı salık veririm, Mekkî ayetlerdendir. 13?üncü sure Tekâsür: ?Bir zenginlik ve çoğaltma yarışıdır, mezara kadar sürecek.? diyerek o vahşi kapitalizmi ayıplar. Devamında bir ikinci sure gelir, Maun Suresi: ?Fakiri düşünmüyorsanız, yoksulu düşünmüyorsanız, haksızlık yapıyorsanız vay o namaz kılanların hâline. Sizin namazınız sayılmaz.? diyor. Size Maun Suresini ithaf ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar) Sizin namazınız bu!
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? O kararı sen veremezsin.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Namaz adalet demektir. Alnı secdeye varan insan, alnı secdeden kalktığında adaleti yüreğine yerleştirmiş olacaktır ama siz namazı camide bırakıp çıkıyorsunuz. Namaz camiden sonra başlar, din camiden sonra başlar, oruç ramazandan sonra başlar. Siz orucu ramazanda bırakıyorsunuz, namazı camide bırakıyorsunuz, ?İktidar bizim.? diyorsunuz.
İslamiyet?in esası mülk meselesidir, infaktır.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Doğrudur, aynen katılıyorum.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) ? İmkânı olanların imkânında imkânsızların bir hakkı olduğu görüşüne dayanır, yoksa zengin mal varlığından bir miktarını fakire ihsan eder anlayışı değildir, ama sizin anlayışınız budur.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN ? Teşekkür ederim Sayın Hamzaçebi.
?
BAŞKAN ? Sayın Elitaş, teşekkür ederim.
Sayın milletvekilleri, daha önce de arz ettiğim gibi, daha evvelki uygulamalara uygun olarak davrandığımız anlaşılıyor. Dolayısıyla, tutumumuzda bir yanlışlık, bir usule uygunsuzluk görmüyorum.
Şimdi, Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun, İç Tüzük?ün 19?uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır; okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım.
?
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.23
BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM
KÂTİP ÜYELER: Muhammet Bilal MACİT (İstanbul), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
-----0-----
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 60?ıncı Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
?
BAŞKAN ? Tamam ama bunu da onlar ilettiler, uygulamamız da bu.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Sayın Hamzaçebi, buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, öyle anlaşılıyor ki bir ihtilaf var, Sayın Vural ciddi bir iddia ortaya koyuyor, siz farklı bir görüş ortaya koyuyorsunuz, bir ara verelim efendim, tüm siyasi parti grup başkan vekilleriyle birlikte bir toplantı yapalım değerlendirelim efendim. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Öyle şey olur mu!
AYTUĞ ATICI (Mersin) ? Tüzük?ü bir öğren de gel Allah aşkına!
OKTAY VURAL (İzmir) ? Sayın Başkan, burada bir?
AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) ? Ara verelim.
AYTUĞ ATICI (Mersin) ? Ara verelim, ara.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bir ara verelim efendim.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) ? Niye ara verelim! Biz buraya çalışmaya geldik. Milletimiz bizden hizmet bekliyor.
BAŞKAN ? Beyler, bir saniyenizi rica edeyim.
Sayın Vural, buyurun.
?
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Kim size bilgi veriyor? Meclisin üzerinde hangi güç var Sayın Başkan?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, şimdi?
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Meclisin üzerinde hangi güç var Sayın Başkan? Hangi memur Meclisin üzerinde? Bunu bir anlatır mısınız?
BAŞKAN ? Siz ilk önce oturur musunuz. Bakın, Grup Başkan Vekilinizle konuşuyorum. Lütfen Sayın Tanal.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, siz bürokratlara danışarak aldığınız bilgiyi aktarıyorsunuz. Bizde oluşan izlenim sizin bu konuda kendi kararınızın olmadığı yönünde. Bürokratların görüşlerini naklediyorsunuz, burada bir tartışma yaratıyoruz. Sağlıklı olanı, oturuma ara verip bunu grup başkan vekilleriyle tartışmaktır efendim. Yani aksi takdirde sonuç çıkaramayacağız burada.
?
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 16.03
BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM
KÂTİP ÜYELER: Muhammet Bilal MACİT (İstanbul), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
-----0-----
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 60?ıncı Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
Sayın Vural?ın söz talebiyle ilgili konuda usul tartışması açılması teklifleri var. Sırasıyla?.
?
BAŞKAN ? Teşekkürler Sayın Kaplan.
Aleyhte, Sayın Akif Hamzaçebi, İstanbul Milletvekili.
Buyurun Sayın Hamzaçebi.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; İç Tüzük?ün 61?inci maddesine göre görüşmelerde lehte, aleyhte ve üzerinde olmak üzere, görüşülen konu hakkında üç tür konuşma yapmak mümkündür. Bugüne kadar uygulanmamış olabilir ama ?lehte? ve ?aleyhte? seçenekleri dışında ?üzerinde? olmak üzere bir üçüncü seçenek daha mevcuttur. Bu gayet açık, net, 61?inci maddede düzenleniyor.
61?inci maddenin birinci fıkrası diyor ki: ?Söz, kayıt veya istem sırasına göre verilir.? Birinci kural bu. Kim Divana daha önce başvurmuşsa, ismini kaydettirmişse onun söz hakkında önceliği vardır ancak ikinci fıkrada ?Genel Kurul gerekli görürse, görüşme konusunda lehinde, aleyhinde ve üzerinde olmak üzere sırayla söz verilir.? diyor yani Genel Kurul, Divana yapılan kayıtları dikkate alarak o lehte, aleyhte veya üzerinde yapılması muhtemel konuşmaların sırasını değiştirebilir. İlk başvuru yapan kişi aleyhinde konuşacak olabilir, iktidar partisinin bir kanun tasarısıdır muhtemelen, muhalefet onun aleyhindedir. İlk başvuran aleyhte konuşacaktır, Genel Kurul gerekli görürse ilk başvuru sırasını lehinde konuşacak olana verebilir ama aleyhte de olacaktır. Önemli olan, üzerinde de bir milletvekilinin veya siyasi parti grubunun konuşma hakkının olduğudur. Bu gayet açık, net. Bunu, İç Tüzük?ün bu hükmünü şu anda görüşmekte olduğumuz konuya uygulayabilir miyiz? Bu ayrı bir tartışma konusu. Sayın Başkan orada 63?üncü maddenin uygulanacağını söylemektedir. 63?üncü madde daha özel bir madde olduğu için, hukuktaki ?Özel kural genel kurala takaddüm eder.? ilkesi geçerli olduğu için orada farklı bir yorum yapıyor, bunu ayrıca tartışabiliriz, değerlendirebiliriz.
Bu vesileyle şunu da ifade etmek istiyorum: Bu biraz önce yaptığım yorumu Sayın Canikli de arka tarafta yaptı yani o zaman şu demektir: İç Tüzük görüşmelerine başladığımızda, İç Tüzük?le ilgili olarak üzerinde olmak üzere milletvekillerinin konuşma hakları vardır, bu tescil edilmiştir. Bu usul tartışmasıyla da bunu netleştirmiş oluyoruz.
Bir konuyu daha gündeme getirmek istiyorum. İç Tüzük?ün 91?inci maddesi temel kanun olarak görüşülen düzenlemelerde milletvekillerinin iki önerge hakkının olduğunu ancak siyasi parti gruplarının birer önerge verme hakkının saklı olduğunu söyler. Bu, şu anlama gelir: Konuya ilişkin 2001 yılının Anayasa Mahkemesi kararını da dikkate aldığımızda, siyasi parti gruplarının birer önerge hakkı dışında bir önerge daha verilebilir, bu, milletvekillerine verilmiş olan bir haktır. İç Tüzük görüşmeleri başladığında bunu da hatırlatacağız.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN ? Teşekkür ederim Sayın Hamzaçebi.
?
BAŞKAN ? Sayın m
illetvekilleri, toplantı yeter sayısı vardır.
Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmemiştir.
Şimdi Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun İç Tüzük?ün 19?uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım?
?
BAŞKAN ? Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu haftanın Genel Kurul gündemini belirlemek üzere Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu salı günü Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna önerisini getirdi, görüşüldü, tartışıldı; muhalefet partilerinin ?hayır? oyuna rağmen, çoğunluk oylarıyla o gündem kabul edildi; salı. Bugün, perşembe. Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu, bir başka öneri getirmek suretiyle 15 Mart tarihine kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunun gündemini tanzim etmek istiyor. Salıdan perşembeye ne değişmiştir? Değişen herhangi bir şey yoktur. Sadece, dün yani çarşamba günü, Genel Kurulda AKP?nin İç Tüzük değişiklik teklifine ilişkin olarak görüşmeler sırasında muhalefet partilerinin ortaya koyduğu bir tutum vardır. Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Barış ve Demokrasi Partisi, muhalefetin söz hakkını kısıtlamaya yönelik olan, onu susturmaya yönelik olan bu İç Tüzük değişikliği teklifi konusunda doğal tepkilerini ve eleştirilerini gündeme getirmişlerdir. Bu, son derece demokratik bir tepkidir. Bu demokratik tepkiyi hazmedemeyen siz, eğer sesinizi bu kadar yükseltirseniz, eğer bizim değişiklik teklifimizi bu kadar engellemeye çalışırsanız biz de sizi cezalandırırız anlayışıdır bu teklif. Salıdan perşembeye değişen bir şey yoktur. İç Tüzük değişiklik teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisinin gündemindedir. Gensoru görüşmelerinden sonra İç Tüzük değişiklik teklifi görüşmelerine geri dönülecektir, değişen bir şey yoktur; ama muhalefete tahammül edemeyen bir AKP anlayışı vardır.
İlginç olan şudur: İç Tüzük değişiklik teklifinde AKP şunu söylüyor; Meclisin çalışma saatlerini 14.00-20.00 olarak düzenliyorum diyor, değişiklik teklifi öyle. Bilindiği gibi, mevcut İç Tüzük?te çalışma saatleri 15.00-19.00 olarak yazılıdır, ancak Danışma Kurulu kararlarıyla veya Genel Kurulun kararlarıyla bu süre zaman zaman esnetilebilmektedir. Siz şimdi, AKP olarak tarttınız, ettiniz, değerlendirdiniz, ölçtünüz, biçtiniz kendinize göre İç Tüzük değişiklik teklifine bir madde koydunuz. Diyorsunuz ki; Genel Kurul 14.00-20.00 saatleri arasında çalışsın. Bizim buna herhangi bir itirazımız yok, çalışma saatlerine ilişkin herhangi bir itirazımız yok, ama şurada diyorsunuz ki, bu Danışma Kuruluna götürdüğünüz, şimdi de Genel Kurula getirdiğiniz bu grup önerisinde; ?Biz İç Tüzük değişikliğini öyle teklif ettik ama 15 Marta kadar ona uymayacağız.? yani AKP?nin samimiyeti yoktur. Demokrasiyi içselleştirememiş bir partinin siz değerli Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu milletvekillerine de yaptığı bir saygısızlıktır bu.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan, saygısızlıkla itham edemez bizi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sizlerin parmakları AKP grup başkan vekillerinin emrindedir; öyle görüyor, size öyle bakıyor, bir eşya muamelesi yapıyor Adalet ve Kalkınma Partisi Grubuna.
AHMET YENİ (Samsun) ? Saygılı konuş be!
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Bu samimiyetsiz, bu demokrasiyi içselleştirememiş, bu sağduyudan yoksun, akıl ve mantıktan yoksun bu grup önerisini Genel Kurulun dikkatine sunuyorum.
BAŞKAN ? Teşekkürler Sayın Hamzaçebi.
?
BAŞKAN ? Sayın Tanal, siz de öyle? Grup Başkanınızı dinledik.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Evet, Sayın Hamzaçebi?
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, Sayın Kamer Genç, çok haklı bir şey söylüyor. Konu şudur: Sayın Kamer Genç, Türkiye Büyük Millet Meclisinin İç Tüzük?üne ilişkin olarak bir değişiklik teklifi vermiştir. Anayasa Komisyonu AKP grup başkan vekillerinin vermiş olduğu teklifi gündeme alınca Sayın Kamer Genç?in İç Tüzük değişikliği teklifini de gündeme almıştır. Ancak Anayasa Komisyonunun 30 Ocak 2012 tarihli raporunda Sayın Kamer Genç?in teklifinin reddedildiğine veya kabul edildiğine ilişkin herhangi bir cümle yer almamaktadır. İç Tüzük?ümüzün 80?inci maddesi gayet açıktır. 80?inci madde şunu söylüyor: ?Bir kanun tasarı veya teklifinin esas komisyonca reddi istenir ve raporda -düzenlenen raporda- benimsenirse, kanun tasarı veya teklifi reddedilmiş olur.? Böyle bir reddedilmiş keyfiyet yok. Reddedilmiş olsaydı, Sayın Kamer Genç?in herhangi bir itirazı olmadı. Raporda ?Sayın Kamer Genç?in teklifi kabul edilmemiştir, reddedilmiştir.? şeklinde bir açıklama yok. Koskoca Anayasa Komisyonu İç Tüzük?ün 80?inci maddesini bir kenara atmıştır. Haklı olarak Sayın Kamer Genç diyor ki: ?Benim teklifim ne oldu? Benim teklifimin?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkanım, usul tartışması açın ona göre görüşelim efendim!
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bir saniye?
BAŞKAN ? Sayın Başkan? Sayın Başkan, bakınız? Sayın Hamzaçebi?
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Son cümlemi söyleyeyim efendim.
BAŞKAN ? Söylediniz efendim, rica ediyorum.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Benim?
BAŞKAN ? Söylediniz, Sayın Hamzaçebi, şu?
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Son cümlemi söyleyeyim efendim, bir saniye.
BAŞKAN ? Ama, ne kadar süre konuşacaksınız ki?
OKTAY VURAL (İzmir) ? Sabırlı olun efendim, sabırlı.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Ama, müsaade ederseniz, bir süresi olmalı.
OKTAY VURAL (İzmir) ? Sabırlı olun, hatip sözünü söylesin.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Bakın, söylediniz. Ben de diyorum ki, komisyon oturur kanunun görüşülmesine başlanır, ondan sonra?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan, konuyla alakası yok.
OKTAY VURAL (İzmir) ? Olmayan bir raporun neyini görüşeceğiz?
BAŞKAN ? ?bir usul tartışması açıyorsanız onu konuşalım. Bu şekilde olmaz.
MEHMET ŞANDIR (Mersin) ? Sayın Başkanım, o raporun görüşülmesine karar alınacak.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
OKTAY VURAL (İzmir) ? Nasıl alacaksınız?
MEHMET ŞANDIR (Mersin) ? Nasıl alacaksınız şimdi? Görüşülmesine karar alacaksınız?
BAŞKAN ? Efendim, görüşülmesi sırasında oturulur, tartışılır.
OKTAY VURAL (İzmir) ? Hayır hayır, öyle şey mi olur ya!
BAŞKAN ? Bu, sadece ona mahsus değil ki.
OKTAY VURAL (İzmir) ? ?Görüşülmesine yer yoktur.? diyor.
BAŞKAN ? Müsaade buyurun efendim, müsaade buyurun.
Şimdi, benim anladığım şu: 54?üncü madde ve 49?uncu madde?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, ama ben sözümü bitirmedim efendim.
BAŞKAN ? Bitirin efendim. Şu adamlarınıza da ?oturun? deyin lütfen. (CHP ve MHP sıralarından gürültüler)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Onlar adam değil milletvekili Sayın Başkan.
BAŞKAN ? Milletvekili işte neyse. Hepiniz birden konuşamazsınız ki.
OKTAY VURAL (İzmir) ? Ne adamı ya? Sen kimin adamısın? Sözünüzü geri alın.
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Biz adam değiliz milletvekiliyiz.
BAŞKAN ? Nasıl adam değil canım. Ya adam?Ayıp mı ?adam? lafı yani.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) ? Adam sizde var sizde.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Cümlenizi geri alın. (CHP sıralarından ?Sözünüzü geri alın.? sesleri)
BAŞKAN ?Geri alınacak bir söz değil ki.
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Özür diler misiniz?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, lütfen sözünüzü geri alın.
BAŞKAN ? Efendim? Ne anladınız ?adam? dememden ben anlayamadım yani. Hepsinin ayrı ayrı isimlerini sayamadığım için söyledim.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) ? ?Adam? ne demek?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) ? Adam sizde sizde, bizde değil adam. Ne demek? Küfür ediyorsun, ?adam? diyorsun, nedir bu ya? Terbiyeye davet ediyorum seni.
BAŞKAN ? Sizi bu şekilde konuşmaktan menediyorum, lütfen oturun.
AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) ? Sayın Başkan, lütfen grup önerimizi okur musunuz?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan...
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Lütfen, milletvekillerinize ?oturun? deyin ki sizi dinleyebilelim efendim.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) ? Ayıp ya!
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Bana ?adam? diyemezsiniz!
BAŞKAN ? Ne diyeceğim?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan, bir milletvekili böyle kürsüye gidemez.
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Bana ?adam? diyemezsin Başkan. Bana ?adam? diyemezsin bana ?milletvekili? diyeceksin.
BAŞKAN - Ya, milletvekili adam değil mi?
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Bana ?milletvekili? deyin.
BAŞKAN ? Tamam ?milletvekili? diyeyim.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan, milletvekillerinin Meclis Başkanlık Divanına hürmeti gerekir.
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Ben kimsenin adamı olmadım bugüne kadar.
BAŞKAN ? Hayır, o anlamda söylemedim.
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? O zaman özür dileyeceksiniz.
BAŞKAN ? Tamam, özür dilerim. Milletvekilisiniz tamam, eyvallah. Kimsenin adamı olarak söylemedim. Arkadaşlarınıza demek istedim yani hepsi o kadar.
VELİ AĞBABA (Malatya) ? Yakışıyor mu size?
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Bugüne kadar kimsenin adamı olmadım ben. Adam gibi özür dileyecek.
BAŞKAN ? Ya ne alakası var, ne alakası var?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN - Sayın Hamzaçebi, lütfen. Yani buyurun nedir son, söyleyin ona göre hareket edeyim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, birincisi?
AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) ? Sayın Başkan?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? İzin verir misiniz?
AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) ? Sayın Başkan, grup önerimizin içeriği tartışılmaya başlandı.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Elitaş, lütfen milletvekilinize söyler misiniz?
AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) ? Şu anda yapılan bir usul tartışması değil, görüşecek olduğumuz grup önerimizin içeriği tartışılıyor. Lütfen önerimize okuyun ve çalışmalarımıza devam edelim.
BAŞKAN ? Doğrudur.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Siz Sayın Başkana talimat mı veriyorsunuz oradan Sayın Grup Başkan Vekili?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Hamzaçebi, kürsüye yürüyeni görmüyorsunuz burada ?talimat? diyorsunuz.
AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) ? O kürsüye yürüyor ona bir şey söylemiyorsunuz.
BAŞKAN - Hamzaçebi?yi dinleyeyim söyleyeceğim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN - Sayın Hamzaçebi, buyurun. İsterseniz oturun mikrofonu açayım, anlaşılmıyor.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Hayır, hayır buradan söyleyeyim madem ayağa kalktım.
Sayın Başkan, bakınız, ben konuşurken ?Nereye kadar konuşacaksınız?? diye bana bir şey söylüyorsunuz.
BAŞKAN ? Ama bir sınır olması lazım değil mi Hamzaçebi?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bir saniye? Yani şu Anayasa Komisyonundaki cümleler sizin midir efendim??
İDRİS ŞEKER (Kocaeli) ? Ama bizim de sabrımız taşıyor. Yani bir yerde bitireceksiniz bunu.
VELİ AĞBABA (Malatya) ? Sizin sabrınıza göre mi konuşacağız?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? ?Bu konuşmalar sınırlanmalı, herkes beş dakikada konuşmalı.? diye?
BAŞKAN ? Efendim, rica ediyorum neyse söyleyin ve devam edelim.
Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, Başkanlık makamında oturan bir şahsiyetin bir grup başkan vekiline iki veya üç dakika sürecek bir konuşma için tahammülsüzlük gösterip otuz saniye ve bir dakikanın hesabını yapıp ?Konuşmalarda bir sınır olmalı.? demesini yakıştıramıyorum, birincisi bu.
BAŞKAN ? İnsaf yani! İnsaf!
OSMAN ÇAKIR (Düzce) ? On dakikadır konuşuyorsun yahu!
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? İkincisi, biraz önceki cümleniz nedeniyle sizi özür dilemeye davet ediyorum. Burada benim adamlarım yok, halkın oylarıyla seçilmiş milletvekilleri var. Özür dilemeye davet ediyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) ? Bizi başka gruba benzetmeyin.
ATİLLA KART (Konya) ? Tayyip?in adamları yok burada.
BAŞKAN ? Beyefendi, bakınız, affedersiniz? Ben ?arkadaşlarınız? anlamında söyledim. Özür dilerim, başka bir mana çıkardıysanız.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Biz milletin adamları olmaktan gurur duyuyoruz.
VELİ AĞBABA (Malatya) ? Belli, belli!
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Lütfen, açıklıkla özür dileyin.
BAŞKAN - Başka bir manada söylemedim Sayın Hamzaçebi. ?Arkadaşlarınız? deseydim keşke.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Ben duyamadım, özür dilediniz mi?
BAŞKAN ? Tamam, özür diliyorum. Öyle bir şey söylemedim. Başka bir kastım yok.
Buyurun şimdi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Ana konuya dönüyorum.
Ben özrünüzü duyamadım yalnız?
BAŞKAN ? Efendim?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Gürültülerden duyamadım sözünüzü geri aldınız mı, düzelttiniz mi?
BAŞKAN ? Herkes duydu. Belki 3 defa söyledim. Lütfen?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan, burada sınav mı yapıyoruz biz? Neyi ne yapıyorlar? Efendim, gündeme geçin.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Hakikaten duyamadım.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkan, işleme geçin efendim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Siz niye müdahale ediyorsunuz?
BAŞKAN ? Sayın Hamzaçebi, tekrar ediyorum. Ben ?arkadaşlarınız? anlamında söyledim. Başka bir anlama geldiyse, özür diliyorum.
Buyurun şimdi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Peki, tamam.
Asıl konuya geleyim?
BAŞKAN ? Buyurun efendim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Kamer Genç?le ilgili olarak bir cümle daha söyleyecektim, izin vermediniz ve bunlar doğdu, bakın. Yani bir cümle söylememe izin verseydiniz ?adam? lafı ağzınızdan çıkmayacaktı, bu zamanı da kaybetmemiş olacaktınız.
Sayın Kamer Genç diyor ki: ?80?inci maddeye göre benim önerim, kanun teklifim ne oldu?? Onun ne olduğunu belli etmeyen bir Anayasa Komisyonunun görüşülmesini öneren AKP grup önerisi görüşülemez. Konu budur efendim. Yani ısrar ederseniz usul tartışması açacağım.
BAŞKAN ? Tamam. Teşekkür ederim.
HASİP KAPLAN (Şırnak) ? Usul tartışması istiyoruz zaten.
BAŞKAN ? Efendim, benim, şahsen, Başkanlık Divanı olarak değerlendirmem şu: ?54?üncü ve 49?uncu madde muvacehesinde öteden beri yapılan uygulamada Meclisin çalışma saatleri ve günleri grup önerileriyle değiştirilebilir.? diye açık madde var.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Hayır. Sayın Kamer Genç?in teklifini konuşuyoruz.
BAŞKAN ? Şimdi, böyle bir grup önerisi var. Eğer -bu uygulamayı yapmak istiyorum- usul tartışması açmak istiyorsanız usul tartışmasını da açayım.
Buyurun.
?
BAŞKAN ? Buyurun.
OKTAY VURAL (İzmir) ? ?
BAŞKAN ? Teşekkürler efendim.
Şimdi, müsaade ederseniz şu önergeyi bir okutayım.
M. AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, usul tartışması talebinde bulunduk.
HASİP KAPLAN (Şırnak) ? Başkan, usul tartışması talebimiz var.
BAŞKAN ? Sonra usul tartışmasını açacağım. Milletvekilleri şu önergeyi bir duysun benim kanaatime göre.
Buyurun, müsaade edin, tamam..
?
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 18.10
BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM
KÂTİP ÜYELER: Muhammet Bilal MACİT (İstanbul), Tanju ÖZCAN (Bolu)
-----0-----
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 60?ıncı Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum.
Şimdi, daha evvel arkadaşlarımızın, 54?üncü madde muvacehesinde, önerge daha henüz okunmadan usul tartışmaları olmuştu. İsterseniz, usul tartışmalarına esas olmak üzere ilk önce önergeyi okutayım, arkasından da usul tartışması açayım.
?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Hayır, usul tartışması açılmasını biz talep etmiştik zaten.
BAŞKAN ? Tamam efendim, hep beraber? Sayın Kaplan?ın da talebi var.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Hayır, talep bizimdir. Sayın Hasip Kaplan?ın talebi ayrı bir taleptir efendim.
ADİL KURT (Hakkâri) ? Yok, önce biz talep etmiştik.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bizim talebimizi ayrı işleme koyacaksınız?
ADİL KURT (Hakkâri) ? Kayıtlara bakalım, biz önce yaptık.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? ?Sayın Kaplan?ın talebini ayrı işleme koyacaksınız. Biz geçen oturumda usul tartışması talebinde bulunduk.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Sayın Başkanım, bir konuda birkaç tane usul tartışması olmaz.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Hayır efendim, olur mu öyle şey.
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Efendim şöyle yapalım: Sayın milletvekilleri ayağa kalksın, birer usul tartışması açalım Sayın Başkanım, sabaha kadar usul tartışalım.
BAŞKAN ? Şimdi, Sayın Hamzaçebi, sizin usul tartışmanız hangi konudaydı, hatırlatır mısınız lütfen.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bizim usul tartışmamız, Sayın Kamer Genç?in, İç Tüzük değişikliğine ilişkin teklifin Anayasa Komisyonundaki görüşmeleri sırasında?
HASİP KAPLAN (Şırnak) ? Raporla ilgili?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) ? Aynı konu efendim zaten.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? ?yapılan değerlendirmeler sonucunda düzenlenen raporda, Sayın Genç?in teklifinin kabul edildiğine veya reddedildiğine ilişkin herhangi bir cümle yer almamaktadır. Bu cümlenin yer almadığı, Anayasa Komisyonunun kanaatini beyan etmediği bir raporun Genel Kurulda görüşülmesi mümkün değil. Bu raporun görüşülmesini öneren Adalet ve Kalkınma Partisi grup önerisinin görüşülmesi mümkün değil. Bu konuda ısrar ediyorsanız usul tartışması açma talebinde bulunduk. Bizim talebimiz budur. Eğer Sayın Hasip Kaplan?ın talebi aynı konudaysa olabilir, farklı konuda olabilir, o ayrı bir işlem yapılmasını gerektirir.
BAŞKAN ? Tamam, teşekkür ederim.
Sayın Kaplan, sizin de aynı konuda mı?
?
BAŞKAN ? Anladım.
Şimdi, değerli milletvekilleri, 54?üncü maddeye göre bir grup önerisi vardır. Bu grup önerisini okutmak istiyorum ilk önce, arkasından tartışmasına da geçeceğiz.
2/2/2012
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na
Danışma Kurulu'nun 02.02.2012 Perşembe günü (bugün) yaptığı toplantıda siyasi parti grupları arasında oy birliği sağlanamadığından, İçtüzüğün 19 uncu maddesi gereğince, Grubumuzun aşağıdaki önerisinin Genel Kurulun onayına sunulmasını arz ederim.
Nurettin Canikli
Giresun
AK PARTİ Grup Başkan Vekili
Öneri:
Genel kurulun;
Haftalık çalışma günlerinin dışında 3, 4, 5 ve 6 Şubat 2012 Cuma, Cumartesi, Pazar ve Pazartesi günleri saat 14.00?te toplanarak bu birleşimlerde "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer işler" kısmında yer alan işlerin görüşülmesi;
14, 21, 28 Şubat 2012 ile 6, 13 Mart 2012 Salı günkü birleşimlerinde 1 saat süre ile sözlü soruların görüşülmesini müteakip diğer denetim konularının görüşülmeyerek, gündemin kanun tasarı ve teklifleri ile komisyonlardan gelen diğer işler kısmında yer alan işlerin görüşülmesi,
15, 22, 29 Şubat 2012 ile 7, 14 Mart 2012 Çarşamba günkü birleşimlerinde ise Sözlü Soruların görüşülmemesi,
2 Şubat 2012 Perşembe günkü (bugün) birleşiminde 156 Sıra Sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifinin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar;
3Şubat 2012 Cuma günkü birleşiminde 100 Sıra sayılı Kanun Tasarısının görüşmelerinin tamamlanmasına kadar;
4 Şubat 2012 Cumartesi günkü birleşiminde 119 Sıra sayılı Kanun Tasarısının görüşmelerinin tamamlanmasına kadar;
5 Şubat 2012 Pazar günkü birleşiminde 98 Sıra sayılı Kanun Tasarısının görüşmelerinin tamamlanmasına kadar;
6 Şubat 2012 Pazartesi günkü birleşiminde 136 Sıra sayılı Kanun Teklifinin görüşmelerinin tamamlanmasına kadar;
Yukarıda belirtilen birleşimlerde gece 24.00'de günlük programların tamamlanamaması halinde günlük programların tamamlanmasına kadar çalışmalara devam edilmesi;
14,21, 28 Şubat 2012 ile 6, 13 Mart 2012 Salı günkü birleşimlerinde 15:00-20:00 saatleri arasında,
15, 16, 22, 23, 29 Şubat 2012 ile 01, 07, 08, 14, 15 Mart 2012 Çarşamba ve Perşembe günkü birleşimlerinde ise 13:00-20:00 saatleri arasında, çalışmalara devam edilmesi, önerilmiştir.
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, önergeyi dinlediniz.
?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Buyurun Sayın Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, sataşma nedeniyle söz istiyorum efendim.
Sayın Şandır konuşmasında tek parti dönemine ilişkin bir değerlendirme yapmak suretiyle Cumhuriyet Halk Partisini kastetmiştir. Bu nedenle söz istiyorum efendim.
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Hayır Sayın Başkan ?Tek parti? demedi. ?Diktatörlük? dedi Sayın Başkan.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? ?Tek parti dönemi? dedi.
BAŞKAN ? Sayın Hamzaçebi, bir dakika?
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) - ?Diktatörlük? dedi efendim. ?Tek parti? demedi Sayın Başkan.
Sayın Başkanım ?diktatörlük? kelimesini kullandı.
BAŞKAN - Şimdi, müsaade ederseniz, son konuşmacıya da söz vereyim; arkadaşlara söz vereceğim.
?
BAŞKAN ? Teşekkür ederim Sayın Canikli.
MEHMET ŞANDIR (Mersin) ? Sayın Başkan?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
MEHMET ŞANDIR (Mersin) ? Sayın Başkan, Sayın Canikli ismimi de hitap ederek?
BAŞKAN ? Pardon, daha önce?
MEHMET ŞANDIR (Mersin) ? Efendim Sayın Canikli?nin konuşmasının üzerine?
BAŞKAN ? Hay hay, vereceğim hepinize. Daha evvel Sayın Hamzaçebi?nin var, sırasıyla vereceğim.
Buyurun Sayın Hamzaçebi, lütfen başka bir sataşmaya meydan vermeden iki dakika içinde?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Sayın Canikli, buradaki konuşmasında, 2001 yılındaki İç Tüzük değişikliğine ilişkin olarak yapılan çalışmalarla ilgili doğru bilgi vermedi. 2001 yılında bir İç Tüzük değişikliği yapıldı.
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? İşte burada.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) ? Evet, ben de size şunları gösteriyorum Sayın Canikli.
Tutanakları açıp bakın, 2001 yılında yapılan İç Tüzük değişikliğinde, grup önerilerinin burada Genel Kurulda görüşülebilmesi için, o öneri içeriğinin görüşülebilmesi için Genel Kurulun beşte 3 çoğunluğunun kabul etmesi gerekmektedir. Yani Genel Kurulun beşte 3 çoğunlukla kabul ettiği temel yasa önerileri Genel Kurulda görüşülebilir. Bir uzlaşmayı gözetmiştir; doğru, yanlış, o dönemin iktidarı Mecliste uzlaşmayı gözeten bir anlayışı sergilemiştir. Bu anlayışa rağmen, beşte 3 oranındaki oyu arayan anlayışa rağmen bugün sizin sıralarınızda oturan bir arkadaşınız, bir önemli hukukçumuz, bir komisyon başkanımız bunu yerden yere vurmuştur, ?Bu önerinin arkasındaki akıl, akıl değildir.? demiştir, ?Bu akıl demokrasiye inanmayan bir akıldır.? demiştir, ?Bu akıl sağduyuya inanmayan bir akıl.? demiştir, ?Bu öneri egoist bir öneridir.? demiştir.
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Bunun için söylüyor.
ATİLLA KART (Konya) ? O günkü anlayış için söylüyor.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bakın, Meclise uzlaşma yakışır. Biz uzlaşmanın güzel örneklerini verdik. Geçen yıl -dün söyledim bunu- 11-14 Ocak tarihleri arasında Türk Ticaret Kanunu, Türk Borçlar Kanunu?nun da aralarında olduğu toplam beş kanunu, 2.698 maddeden oluşan beş kanunu dört günde kabul ettik. Bu güzel bir örnek değil mi, niye bu yolu denemiyorsunuz?
22?nci Dönemde de uzlaşmanın örneklerini vermişizdir. Bakın, siz ?Meclis çalışamıyor.? diyorsunuz, 22?nci Dönemde Parlamento 914 kanun çıkarmış, 23?üncü Dönemde 548 kanun çıkarmış, bugüne kadar hangi kanunu getirdiniz de burada engellendi? Çalışmıyorsunuz, çalışmanız yok; Çek Kanunu geldi, Cumhurbaşkanı seçimi kanunu geldi?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) ? İktidar çalışmıyor, iktidar tembel, iktidar sadece muhalefetin sesine tahammül edemiyor, onun için de İç Tüzük?ü değiştirmek istiyor.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
ALİ UZUNIRMAK (Aydın) ? Bırak sesini, varlığına tahammül edemiyor, varlığına.
BAŞKAN ? Teşekkürler.
?
BAŞKAN ? Şimdi değerli milletvekilleri, gündemin ?Özel Gündemde Yer Alacak İşler? kısmına geçiyoruz. (CHP sıralarından sıra kapaklarına vurmalar)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN - Bu kısımda yer alan, İzmir Milletvekili Oğuz Oyan ve 59 Milletvekilinin Görev ve Sorumluluğunun Gereklerini Yerine Getirmediği ve Yargı Bağımsızlığının Korunmasında Gerekli Çabayı Göstermediği İddiasıyla Adalet Bakanı Sayın Sadullah Ergin Hakkında Bir Gensoru Açılmasına İlişkin (11/7) esas numaralı gensoru önergesinin gündeme alınıp alınmayacağı hususunun görüşmelerine başlıyoruz.
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) ? Yoklamayla oylama aynı olur mu Başkan?
BAŞKAN ? Bir dakika beyefendi? Bir dakika?
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) ? Böyle şey mi olur Başkan?
BAŞKAN ? Sayın Başkan, buyurun Grup Başkan Vekilini dinleyelim.
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) ? Sayın Başkan, yoklama ayrı oylama ayrı.
BAŞKAN - Buyurun.
Grup Başkan Vekilini dinleyelim? Buyurun efendim? Kendi Grup Başkan Vekiliniz lütfen oturun. Lütfen oturun.
Buyurun efendim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, her şeyden önce sizi nezakete davet ediyorum. Başkanlık makamı bu Genel Kurulun hiyerarşik makamı değil. Siz bu Genel Kurulun hiyerarşik amiri değilsiniz. Siyasi partilere mensup bir grup başkan vekili ayağa kalkmış, elini kaldırmış, bir söz istiyorsa ona kulak vermek, bırakalım İç Tüzük kurallarını nezaketin bir gereğidir. Siz bunu bir kenara atıyorsunuz. Üzülerek böyle bir tutumu bir Grup Başkan Vekili olarak sadece sizde gördüğümü ifade etmek isterim. Sayın?
BAŞKAN ? Sayın Başkan, bir saniyenizi alabilir miyim? Benim siz, Değerli Batum?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, bir saniye? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Bir saniye efendim.
Sayın Batum size geldi, siz de ?Ben yoklama istedim.? dediniz, ben onun üzerine yoklamaya devam ettim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, sözümü bitirmedim.
BAŞKAN ? Efendim?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sözümü bitirmedim. Sözümü neden kesiyorsunuz?
BAŞKAN ? Ama müsaade buyurmuyorsunuz ki, ben de sözlerimi söylemek zorundayım.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, bakın?
BAŞKAN - Bakınız, ben Sayın Batum?a bir dakika yerinden söz verecektim, siz dediniz ki: ?Yoklama istiyoruz, yoklamaya geçtik.? Ben de devam ettim. Size saygıyla devam ettim. Siz diyorsunuz ki: ?Saygı göstermediniz
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) ? Ama yoklama bitti Başkan. (CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Ama böyle oldu, gözümüzün önünde böyle oldu efendim.
Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, tekrar sizi nezakete davet ediyorum.
BAŞKAN ? Ben de sizi nezakete davet ediyorum.
Lütfen? Lütfen?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bir saniye? Bakın, size? (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bravo! Aferin! Aferin!
BAŞKAN ? Lütfen?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sizi nezakete şu nedenle davet ediyorum: Bir hatibin, bir konuşmacının sözü kesilmez. Buna en başta riayet etmesi gereken sizsiniz; o Divanda oturan, bu oturumu yönetmekte olan kişidir. Bakın, bu ikincidir, ikinciye oluyor. Sayın Kamer Genç?in önerisiyle, konuşmasıyla ilgili olarak ayağa kalktığımda, benim cümlelerimi yarıda kesip kendi düşüncelerinizi aktardınız. Şimdi de aynı şeyi yapıyorsunuz. Biraz önce yaptınız. Şimdi mikrofonu açtıktan sonra, konuşmaya başladıktan sonra yine aynı şeyi yapıyorsunuz. Bırakalım İç Tüzük kurallarını -tekrar söylüyorum- nezaketin gereğidir hatibin sözünü kesmemek.
Şimdi, siz, cümleleri, kusura bakmayın, yanlış yorumluyorsunuz, işinize geldiği gibi yorumluyorsunuz. Ben ayağa kalktım, yoklama talebinde bulundum. Ben talepte bulunduktan sonra Sayın Batum söz istedi, 60?ıncı maddeye göre pek kısa bir sözü olduğunu anladım. Ben de Sayın Batum?a dedim ki: ?Sayın Batum, oylamaya geçtik.? Yani bunun anlamı, oylamadan sonra Sayın Batum?un söz talebini dikkate alın. Siz, hiçbir şey olmamış gibi oylamayı yaptınız, gündeme geçtiniz, okumaya başlıyorsunuz. Ben buradan size hitap ediyorum, elimi kaldırıyorum ?Sayın Başkan.? diyorum. Ama şu sıradan bir grup başkan vekili ayağa kalkıp ?Sayın Başkan.? deseydi, siz ona kulak verip ona söz verecektiniz. Başkanlık Makamı?
BAŞKAN ? Hayır, o sizin şahsi görüşünüz.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, müsaade edin, bitireceğim cümlemi, cümlemi keserseniz tahammül sınırlarını aşmış olacaksınız, lütfen?
BAŞKAN - Size bir dakika süre verdim, geçti. Hâlâ bekliyorum bitirmenizi, lütfen?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bir saniye? Bir dakika konusu nereden geliyor Sayın Başkan? Nereden geliyor?
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Sayın Başkan, bu sözü neye göre verdiniz?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Bir saniye?
Bana bir dakika söz verdiğinizi söylemediniz, bu nereden geliyor?
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) ? Sayın Başkan, bu sözü İç Tüzük?ün hangi hükmüne göre verdiniz?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Yani, biraz önce iktidar partisi grup başkan vekilinin dediği gibi ?Muhalefetin sesini kısma zamanı gelmedi.? anlayışının bir tezahürü mü, bir yansıması mı sizde bu?
Şimdi sizi İç Tüzük?e uymaya davet ediyorum, nezakete davet ediyorum, Sayın Batum?un söz hakkını verin.
BAŞKAN ? Teşekkür ediyorum.
?
BAŞKAN ? Efendim, teşekkür ederim, sözleriniz zapta geçti, benim burada oturup oturamayacağıma siz karar veremeyeceksiniz. Sözleriniz zapta geçti efendim.
Buyurun.
MAHMUT TANAL (İstanbul) ? Efendim, ilk önce sizinle ilgili dilekçe verdim?
1.- İzmir Milletvekili Oğuz OYAN ve 59 Milletvekilinin; Görev ve Sorumluluğunun Gereklerini Yerine Getirmediği ve Yargı Bağımsızlığının Korunmasında Gerekli Çabayı Göstermediği İddiasıyla Adalet Bakanı Sadullah ERGİN Hakkında Bir Gensoru Açılmasına İlişkin Önergesi (11/7) (Başkanlığa Geliş Tarihi: 25/1/2012)
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Anayasa?nın 99?uncu maddesine göre, bu görüşmede önergede sahiplerinden birer üyeye, siyasi parti grupları adına birer milletvekiline ve Bakanlar Kurulu adına Başbakan veya bir bakana söz verilecektir.
Konuşma süreleri önerge sahibi için on dakika, gruplar ve Hükûmet için yirmişer dakikadır.
?
Sayın Tanal, buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
?
BEŞİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 19.57
BAŞKAN: Başkan Vekili Mehmet SAĞLAM
KÂTİP ÜYELER: Muhammet Bilal MACİT (İstanbul), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
-----0-----
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 60?ıncı Birleşiminin Beşinci Oturumunu açıyorum.
(11/7) Esas Numaralı gensoru önergesinin gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki görüşmelere kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Hükûmet? Yerinde.
Şimdi, söz sırası Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Sayın Oğuz Oyan?da, İzmir Milletvekili.
Sayın Oyan, buyurun. (CHP sıralarından alkışlar)
?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, Sayın Bakan konuşmasında Cumhuriyet Halk Partisi Grubuna sataşmada bulunmuştur, söz istiyorum efendim.
BAŞKAN ? Buyurun, iki dakika.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ibretlik bir Adalet Bakanı izledim. Adalet Bakanı diyor ki: ?Ben Adalet Bakanlığında oturuyorum ama adaletten sorumlu değilim, bana ?Yargıya mı müdahale et.? demek istiyorsunuz.? Sayın Bakan, 61?inci Hükûmet Programı?nda ?Adalet mülkün temelidir.? dediniz. Evet, adalet mülkün temelidir, ?Hızlı olmayan, geciken adalet, adalet değildir.? diyorsunuz. Bunun altında sizin imzanız yok mu? Peki, siz adaleti getirmekle yükümlü bir Bakanlığın başında değil misiniz?
ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) ? Onu da sağlıyoruz.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Evet, burada konuşan Sayın Adalet Bakanı ?Ben adaletten sorumlu değilim.? diyor. Yani ?Ülkede enflasyon meydana gelirse enflasyonun sorumluluğu Merkez Bankasındadır, biz Hükûmet olarak sorumlu değiliz.? diyen bir anlayış burada.
Sayın Bakan, siz Cumhuriyet Halk Partisini eleştireceğinize, oturup, Deniz Feneri davasında milletin karşısına çıkmaya bakın. Deniz Feneri davasında milletin karşısına çıkmaya yüzünüz yoktur. Yüz üç günde Deniz Feneri davasının sorumlularını, tutuklularını serbest bıraktınız. Yargı, hâkim karar verdi, dedi ki: ?Yüz üç günde serbest bırakabilirim. Çünkü deliller toplanmıştır. Bu kişilerin delilleri karartma tehlikesi yoktur. Serbest bırakıyorum.? Sayın Başbakan Yardımcısı da bu ?Bu karar bu yönüyle örnek olmalı.? dedi. Siz Sayın Başbakan Yardımcınızın söylediğinin tersini mi söylüyorsunuz? Yani ?Bu karar, yüz üç günde tutukluları serbest bırakan bir anlayış, yani delilleri karartma endişesi olmayan bir anlayış örnek olmayacak.? mı demek istiyorsunuz? ?Silivri?deki hukuksuz yargılamalar devam edecek.? mi demek istiyorsunuz? Siz, yargıyı emrine almış bir iktidarsınız, o iktidarın bakanısınız, onu konuştunuz burada.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN ? Teşekkür ederim Sayın Hamzaçebi.
?
Kapanma Saati:21.48