Hamzaçebi, MİT Yasası'nda değişiklik öngören yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini açıkladı

CHP'Lİ HAMZAÇEBİ: MİT YASASI'NI ANAYASA MAHKEMESİNE GÖTÜRECEĞİZ

20.02.2012

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, MİT Yasası'nda değişiklik öngören yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini açıkladı.
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nda değişiklik yapan kanunu, bu hafta içinde Anayasa Mahkemesine götüreceklerini bildirdi.

Hamzaçebi, TBMM'deki basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nda değişiklik yapan kanunu, hiç beklemeden onaylamasını doğru bulmadıklarını söyledi. Hamzaçebi, şöyle dedi:
"Sayın Cumhurbaşkanı'nın hiç beklemeden bu yasayı onaylamış olmasını doğru bulmuyoruz. Bu itirazlara kulak vermeden, karanlık alanlara ilişkin açıklama yapılmadan veya bu karanlık alanlar ortadan kaldırılmadan bu yasanın süratle onaylanmış olmasını milletin iradesine aykırılık olarak görüyoruz."

Bu yasayla, çok ''vahim'' yanlışlıkların yapıldığını savunan Hamzaçebi, 1983'ten beri yürürlükte olan MİT Yasası'na göre, MİT'in görev alanının son derece belirli olduğuna işaret etti. Hamzaçebi, MİT'in, devletin varlığına, bağımsızlığına, güvenliğine, anayasal düzene karşı faaliyetler nedeniyle ulusal istihbarat ağını oluşturmakla yükümlü olduğunu dile getirerek, MİT'in görevlerini sıraladı.

Yaklaşık 30 yıldır yürürlükte olan MİT Yasası'nın, Başbakan'a MİT'e doğrudan görev verme yetkisini vermediğini ifade eden Hamzaçebi, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Görevler, belirttiğim çerçevede verilebilir. Bunun dışında MİT'e, adı ister özel, ister belirli olsun, Sayın Başbakan'ın herhangi bir görev verme yetkisi, son yasal düzenlemeye kadar yoktu. Son düzenlemeyle, artık Başbakan, MİT'e, karanlık bir alanda, bilinmeyen alanlarda özel görevler verebilecektir. MİT'in, amacı dışına çıkabilmesinin, daha doğrusu siyasiler ve hükümetler tarafından MİT'in ana görevleri dışında kullanılabilmesinin yolu açılmıştır. Sayın Başbakan, bu yasal düzenlemeyle MİT'e, bugüne kadar yasalarla tarif edilmiş görevlerin dışında, kendisi tarafından bir görev verildiğini dolaylı olarak kabul etmiştir. Bir demokraside bunun kabul edilmesi mümkün değildir. 'Özel' kelimesinin, 'belirli' ile yer değiştirmesi sonucu değiştirmemektir. Türk Dil Kurumu Sözlüğü'ne bakıldığında 'özel' kelimesinin karşılığının 'belirli' olduğu görülecektir.''

-''Milletin vicdanında kabul görmüyor''-

Hamzaçebi, bugüne kadar MİT mensuplarının, Başbakan'ın izni alınmaksızın, çeşitli kovuşturma ve yargılamalara tabi tutulduğunu belirterek, Kaşif Kozinoğlu'nun bunlardan biri olduğunu, Erzincan'daki soruşturma nedeniyle iki MİT mensubunun Başbakan'ın izni olmaksızın tutuklandığını anımsattı. Hamzaçebi, tutuklamaların, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesinin, savcıya verdiği yetkiyle olduğuna işaret ederek, bu yetki ortadayken, böyle düzenleme yapmanın, demokrasi ve hukuka aykırı olduğunu kaydetti. Hamzaçebi, bunun, Başbakan'ın karanlık bir alanda manevra yapabilmesinin imkanının yaratılması olduğunu savundu.

Akif Hamzaçebi, ''Cumhurbaşkanı onaylamış, yürürlüğe girmiş, cumhuriyet savcıları soruşturmaya son vermiş olabilir ama biz bu yasayı Anayasa Mahkemesine süratle götüreceğiz. Bu yasa, Anayasa Mahkemesinin kararı ne olursa olsun, milletin vicdanından dönecektir. Milletin vicdanında kabul görmeyen bir yasa vardır'' dedi. Hamzaçebi, yasa için bu hafta içinde Anayasa Mahkemesine başvuru yapacaklarını ifade ederek, kanunların genelliği ilkesini bir kenara bırakarak, bir kuruma, belirli kişilere özel düzenleme yapmanın, anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, MİT Yasası bağlamında, ''seçilmişleri, atanmışlara kurban etmeyeceği'' yönünde değerlendirmede bulunduğunu anımsatan Hamzaçebi, bunu, yasama, yürütme, yargı organlarının görev tariflerini ortaya koyarak yaptığını söyledi.

Hamzaçebi, ''Başbakan'ın bu cümlesini şöyle anlamak isterim: Hangi anlamda kullandı bilemiyorum muhtemelen benim anladığım anlamda kullanmadı; millet iradesi önemlidir, herkes saygı göstermek zorundadır. Millet iradesine rağmen 8 milletvekili cezaevinde. Yargı, milletin iradesini bir kenara atmıştır. Yapılması gereken, bu iradenin TBMM'ye yansımasını sağlamaktır. Sayın Başbakan, bu anlamda cümlesini kurmadıysa, bu şekilde yorumlamasını rica ediyorum. Diğer anlamda kullanıyorsa, 'MİT Yasası nedeniyle soruşturulan bürokratlar, seçilmişlerin talimatlarıyla hareket etmiştir, bu bürokratlar hakkında kovuşturma yapmak, seçilmişler hakkında kovuşturma yapmaktır. Dolayısıyla ayağınızı denk alın' Bu anlamda bir açıklamaysa ayrı bir değerlendirme konusu'' diye konuştu.

Hamzaçebi, MİT Yasasında yapılan düzenlemenin, seçilmişlerin, herhangi bir şekilde korunmasını sağlamadığını ifade etti.

-''Cemal Süreya'dan okusaydı''-

Erdoğan'ın dünkü açıklamasında dindar gençlik tartışmasına girdiğini belirten Hamzaçebi, Erdoğan'ın ''modern dindar gençlik'' dedikten sonra, Necip Fazıl'ın gençliğe hitabından, ''Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, kalbinin davacısı bir gençlik'' şeklinde alıntı yaptığını söyledi.

Atatürk'ün gençliğe hitabesinin kaldırılması tartışmalarında bir arka plan olduğunu ifade eden Akif Hamzaçebi, "Dünkü açıklamalarıyla dindar gençlikte açılım yapmıştır. Sayın Başbakan modern dindar gençlik dedikten sonra Necip Fazıl'dan bir alıntı yapıyor. Necip Fazıl'ın gençliğe hitabesinden bir cümleyi telekonferans yoluyla katıldığı toplantıya iletiyor. Öyle anlaşılıyor ki Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'nin okullardan, kamu binalarından kaldırılmasına yönelik olarak geçen hafta yapılan tartışmasının arkası boş değilmiş. Başka bir arka plan var burada. Merak ediyorum Necip Fazıl'ın bu cümlesinin hemen devamında yer alan bir cümle daha var, Meclis'in duvarlarında yazılı olan "Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir' cümlesini eleştiren ona da karşı çıkan bir ifadeyi Sayın Başbakan ne zaman okuyacaktır, onu da merak ediyorum" dedi. Başbakan'a, dindar gençlik tartışmasından çıkmasını tavsiye ediyorum. Konuştukça durum daha kötüleşmekte. Başbakan keşke Cemal Süreya'nın Üvercinka, Göçebe, Sezai Karakoç'ın Mona Roza'sından dizeler okusaydı. Sayın Başbakan, bunları okuduğu zaman Türkiye'de demokrasi yoluna girmiş olacak, otoriter rejim endişeleri ortadan kalkacaktır. Bunları okumasını diliyorum'' diye konuştu.

"Sayın Başbakan'a dindar gençlik tartışmasından çıkmasını tavsiye ediyorum" diyen Hamzaçebi, "Konuştukça durum daha kötüleşmektedir. Sayın Başbakan keşke Cemal Süreya'dan şiirler okuyabilseydi, keşke Sezai Karakoç'tan şiirler okuyabilseydi" dedi. Hamzaçebi, Başbakan'a da, "Sayın Başbakan'a tekrar bu tartışmadan çıkmasını diliyorum. Aksi takdirde konuştukça batacaktır" diye seslendi.

Hamzaçebi, Erdoğan'ın, din konularını, geleneksel bir şekilde açıklamaya çalıştığını ifade ederek, bütün semavi dinlerin, İslamiyet'in, haksızlığa karşı, adalet özlemini ifade ettiğini söyledi. İbadetin, dinin kendisi değil; adaletli topluma ulaşılması için araçlar olduğunu dile getiren Hamzaçebi, sözlerini, ''Başbakan, dinin özü olan adaleti dinin içinden çekip alıyor, bunun yerine ibadetleri koruyor. İbadetler, adalete ulaşmanın aracıdır. Adaleti dinin içinden çekerseniz, geriye din kalmaz. Dinin özündeki adalet kavramını özümsemiş gençler, yöneticiler, siyasetçiler, siyasete adalet dağıtmanın yeri olarak bakar, nema dağıtmanın yeri olarak değil. Adaleti özümsemiş insanlar, hükümete ceketiyle gelip, ceketiyle giderler. Başbakan'a bu tartışmadan çıkmasını diliyorum, aksi halde konuştukça batacaktır'' diye sürdürdü.

Hamzaçebi, daha önce ''Bizim yargıya müdahale etmemizi mi istiyorsunuz'' diyen Hükümetin, bugün yargı sürecine bir yasayla müdahale ettiğini, söyledikleri cümlelerin altında kaldığını ileri sürdü.

-SORULAR-

Hamzaçebi, "MİT Yasası'nı Anayasa Mahkemesine gidişinin bir takvimi var mı?" sorusuna da, "Var. Hafta sonu arkadaşlarımız dilekçeyi yazmaya başladılar. Çok kısa bir süre içerisinde, bu hafta içerisinde olacağını düşünüyorum, Anayasa Mahkemesine başvurumuzu yapacağız" dedi.
Bir basın mensubunun, "Cumhurbaşkanı'nın görev süresiyle ilgili yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götürecek misiniz?" sorusuna da Hamzaçebi, "Konu Genel Başkanımız ve MYK tarafından değerlendirilmektedir. Zamanı geldiğinde ona ilişkin açıklamada yapılacaktır" dedi.

-"AMAÇ O KAVUŞTURMAYI ENGELLEMEKTİ, BU AMACINA ULAŞMIŞTIR"-

"Hakan Fidan'ın ifadesinin alınmasına yönelik talimatın geri çekileceği, 4 MİT mensubu için çıkarılan yakalama kararın kaldırıldığı ifade ediliyor, ne diyorsunuz?" sorusuna da Hamzaçebi, "Çıkan yasanın, yürürlüğe giren yasanın doğal sonucu budur. Amaç o kovuşturmayı, savcıların soruşturmasını engellemekti, bu amacına ulaşmıştır" dedi.
Bir basın mensubunun, "Kurultaya delegelerin gelmeyeceğine yönelik iddialar var, ne diyorsunuz?" sorusuna Hamzaçebi, "Her şey delegenin iradesine bağlıdır ama ben öyle bir sonucun olacağını tahmin etmiyorum. Genel Başkan'ın olağanüstü kurultay talebine delegelerin çok büyük ölçüde ilgi göstereceği kanaatindeyim" dedi.

-"KENDİSİ AYNAYA BAKSIN"-

Bir basın mensubunun AKP Denizli Milletvekili Nihat Zeybekci'nin sözlerini hatırlatması üzerine Hamzaçebi, "Onu söyleyen sayın milletvekili kendisi aynaya baksın, kendi hükümetine, bakanlarına, Başbakan'a bir ayna tutsun" dedi.
Bir basın mensubunun, "Milletvekillerinin emeklilik konusunda bir girişim olduğu söyleniyor, ne diyorsunuz?" sorusuna Hamzaçebi, "Biz milletvekili emekli maaşları konusunda görüşümüzü daha önce açık bir şekilde ifade ettik. Onun alt ayrımları üzerinde ayrıca konuşmaya gerek görmüyorum" ifadesini kullandı.

-GEREKÇE-

"MİT Yasası'nı hangi gerekçeyle Anayasa Mahkemesi'ne götüreceksiniz?" sorusuna da Hamzaçebi, şöyle yanıt verdi:
"Kamu yönetiminde olmayan bir şey getirilmiştir. Tüm kamu personeli hakkındaki soruşturmayı 4483 sayılı yasa düzenler. Genel hüküm varken kanunların genelliği ilkesini bir kenara bırakarak bir kuruma hatta belirli kişilere özel yasal düzenleme yapmak Anayasanın eşitlik ilkesine aykırıdır.
Bir soru üzerine Hamzaçebi, "Savcılar ne yapabilir ama o izin istense dahi onun verilmeyeceğine yönelik işaretleri Sayın Başbakan vermiş durumda" dedi.

-TÜZÜK KURULTAYI-

İlk günkü tüzük kurultayına muhalif delegelerin katılmayacağına yönelik haberlerin sorulması üzerine Hamzaçebi, böyle bir sonucun olacağını tahmin etmediğini, Genel Başkan'ın olağanüstü kurultay talebine delegelerin çok büyük ölçüde ilgi göstereceğini sözlerine ekledi.

Viagra çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm seçip zaten karar verin. Biz pazar geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen bir hafta beklemek zorunda.