Gelin, Meclis açılır açılmaz, Millî Eğitim Bakanlığının ne kadar kadro ihtiyacı var ise bunu karşılayalım

03 Temmuz 2012 Salı
?
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 16.25
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER: Mustafa HAMARAT (Ordu), Fatih ŞAHİN (Ankara)
-----0-----


BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 131?inci Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
302 sıra sayılı Kanun Teklifi?nin 43?üncü maddesinin oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi, maddeyi yeniden oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım: Kabul edenler? Kabul etmeyenler? Kabul edilmiştir, karar yeter sayısı vardır.
Teklifin görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, 60?ıncı maddeye göre kısa bir söz talebim var efendim, mikrofondan konuşabilir miyim?
BAŞKAN ? Buyurun Sayın Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Gerek biraz önce kabul edilen 43?üncü madde gerekse önceki oturumlarda kabul edilmiş olan 42?nci madde Anayasa?ya çok açık bir şekilde aykırıdır. 42?nci maddede Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezinin görevlerinin bir bölümünü kuracağı şirketler aracılığıyla yapmasına imkân verecek bir düzenlemeyi kanun dâhiline sokmuştur. Anayasa?nın 128?inci maddesine göre, kamu görevleri kamu hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin asli ve sürekli görevler devlet ve diğer kamu tüzel kişileri eliyle yürütülür, bir şirket eliyle kamu görevinin yürütülecek olması Anayasa?nın 128?inci maddesine açıkça aykırıdır.
Yine görüştüğümüz 43?üncü madde, çok vahim birtakım yanlışlıklar içermektedir. ?Yurt dışı temsilcilikler? şeklinde ifade edilen düzenlemeyle nerede, hangi ülkede, kaç, hangi kadrolarla kurulacağı belli olmayan bir yurt dışı koordinatörlüğü kurulmaktadır. Bunların yasada belirtilmesi gerekir, aksi takdirde yasama yetkisinin yürütmeye devri anlamına gelecek ve bu şekliyle Anayasa?ya aykırılık oluşturacak bir düzenleme yapılmış olmaktadır. Bu, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezinin kuracağı şirketlerde ÖSYM personelinin, yöneticilerinin görev alacak olması, ayrıca, 2547 sayılı Kanun?un getirmiş olduğu temel ilkelere aykırıdır. Çok vahim düzenlemeler yapılmıştır. Ben, tekriri müzakere yoluna gitmek suretiyle bu maddeleri yeniden düzenlemeyi ve Anayasa?ya aykırılıkları gidermeyi öneriyorum.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN ? Teşekkür ederiz Sayın Hamzaçebi.
?
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 17.12
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER: Mustafa HAMARAT (Ordu), Fatih ŞAHİN (Ankara)
-----0-----
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 131?inci Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum.
302 sıra sayılı Kanun Teklifi?nin 46?ncı maddesinin oylamasında karar yeter sayısı istenmişti ve bulunamamıştı.
Şimdi maddeyi yeniden oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.
Kabul edenler? Kabul etmeyenler? 46?ncı madde kabul edilmiştir ve karar yeter sayısı vardır.
?
BAŞKAN ? Teşekkür ediyoruz Sayın Develi.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler? Kabul etmeyenler? Önerge kabul edilmemiştir.
57?nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, maddeyi oylamadan, maddeyle ilgili kısa bir söz talebim var efendim.
BAŞKAN ? Öyle mi?
Buyurunuz Sayın Hamzaçebi. 
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Şimdi, bu madde oylanacak ancak maddenin çok sorunlu olduğunu, yazımında problemler olduğunu, bu şekliyle yasalaşması hâlinde çok önemli sakıncalar yaratacağını ifade etmek istiyorum. Şöyle ki: 57?nci maddede yer alan (3) numaralı bentte ?Medya hizmet sağlayıcıları, her takvim ayı içinde elde ettikleri ticari iletişim gelirlerini, ilgili dönemde gelir elde etmemiş olsalar dahi beyanname ile beyan ederler.? şeklinde bir hüküm var yani ilgili dönemde gelir elde etmemiş olsa dahi beyan edecek diyor yani elde ettiği gelir?
NURETTİN CANİKLİ (Giresun) - Beyanname verecek ama?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Ama öyle yazılmamış. Niyet farklı ama yazım o niyeti karşılamıyor. Bir mükellefin beyanname verme yükümlülüğü tarif edilirken ?Elde ettiği geliri ilgili dönemde gelir elde etmemiş olsa dahi beyan eder.? şeklinde bir cümle olamaz Türkçede.
İkinci olarak söyleyeceğim şudur: Maddede yer alan (5) numaralı fıkrada şöyle bir cümle var: ?Üst Kurul tarafından üçüncü fıkra uyarınca verilmesi gereken beyannameyi süresi geçtiği halde vermeyen medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar hakkında?? Süresi içinde verilmesi gereken beyannameyi süresi geçtiği hâlde vermeyenler hakkında yapılacak işlem düzenleniyor. Yazılması gereken şudur: ?Beyannameyi süresi içinde vermeyenler hakkında şu işlemler yapılır.? veya ?Beyanname verme süresi geçtikten  sonra verenler hakkında şu işlem yapılır.? denilmesi gerekirken amatörce bile diyemeyeceğim bir yazım var burada.
Yine maddede yer alan (4) numaralı fıkrada: Zor durumda bulunmaları sebebiyle bilgi verme ve ibraz ödevlerini süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara ek süre verilebileceği düzenlenmektedir. Zor durumun ne olduğu tarif edilmemiştir. Bu da önemli bir eksikliktir ya da ?Zor durum Vergi Usul Kanunu?na göre tayin edilir.? şeklinde bir hüküm konulabilirdi. Bu da yazılmamıştır. Çok sorunlu, amatörce yazılmış olan bir madde. Ben, bu maddenin oylanmaması gerektiğini düşünüyorum. Gerekirse madde üzerinde bir teknik çalışma yapılabilir, düzeltilebilir ama böyle oylanırsa çoğunluk iradesine bakılarak, yanlış bir kanunu yasalaştırmış oluruz.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN ? Teşekkür ederiz Sayın Hamzaçebi.
?
SEKİZİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 00.57
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER: Mustafa HAMARAT (Ordu), Fatih ŞAHİN (Ankara)
----- 0 -----
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 131?inci Birleşiminin Sekizinci Oturumunu açıyorum.
302 sıra sayılı Kanun Teklifi?nin görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
?
BAŞKAN ? Önergeyi oylarınıza sunuyorum:  Kabul edenler?  Kabul etmeyenler? Önerge kabul edilmiş, böylece madde teklif metninden çıkarılmıştır.
Bütün maddelerin oylamaları tamamlanmıştır.
Teklifin tümünü oylamadan önce oyunun rengini belirtmek üzere İstanbul Milletvekili Sayın Akif Hamzaçebi.
Buyurunuz efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bir torba kanun tasarısının görüşmelerinin sonuna geldik. Tüm maddeler kabul edildi.
Tasarıyla ilgili olarak söyleyeceğim şunlardır: Tasarının çok olumlu düzenlemeleri var. Özellikle, şehit ve gazi yakınlarıyla ilgili olarak verilen ve kabul edilen yirmi üç önerge olumlu önergelerdir. Bu önergelerin belki bir iki tanesinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak farklı görüşümüz var ve diğerlerinin hepsinde Cumhuriyet Halk Partisi olarak imzamız var, hepsine destek verdik. Son derece geç kalmış düzenlemelerdir bunlar. Şehitlerin, gazilerin yakınlarıyla, eş ve çocuklarıyla, kardeşleriyle, anne ve babalarıyla ilgili olarak, devletin onlara birtakım olanaklar sağlamasıyla ilgili olarak veya terör mağdurlarıyla ilgili olarak, onların yaralarının sarılmasına ilişkin olarak, Cumhuriyet Halk Partisinden çok sayıda milletvekili arkadaşımızın kanun teklifi vardır. Sayın Umut Oran, Hülya Güven, Erdoğan Toprak, Ahmet Toptaş ve ben Akif Hamzaçebi olarak bu teklifleri Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verdik ve bu çalışmalar sırasında bir uzlaşma çerçevesinde bu teklifleri değerlendirmenin gayreti içerisinde olduk. Bu düzenlemelerin hayırlı olmasını diliyorum. Bunlara son derece olumlu bakıyoruz, destek veriyoruz.
Yine, öğretmenlerle ilgili düzenlemede, 30 bin öğretmen kadrosunun ihdas edilmesine yönelik bir düzenleme yapıldı. Hatırlayacaksınız, kısa bir süre önce, burada, Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun, 100 bin öğretmen kadrosu ihdas edilmesi ve bu kadrolara 2012 yılı sonuna kadar atama yapılmasına ilişkin kanun teklifi görüşüldü. Teklif sahibi olarak ben, bu kürsüden, teklifimizin gerekçelerini anlattım, Millî Eğitimin öğretmen ihtiyacını anlattım ancak bu teklifimiz, Sayın Millî Eğitim Bakanının olumsuz görüş bildirmesi üzerine kabul edilmedi. Sayın Millî Eğitim Bakanı, bu kürsüye çıkarak ?Biz, bu kadroyu veremeyiz öğretmenlere.? dedi. ?Böyle, bu kadroyu verirsek önümüzdeki yıllarda hiçbir öğretmen alamayız yani ihtiyaç zamana yayılmalı, zaman içerisinde alınmalı -yani her yıl 5-10 bin öğretmen cümlesini etmedi belki ama- böyle uzun vadeye yayalım, aksi takdirde bir anda öğretmenler psikolojik olarak çöküntüye girer.? anlamında bir değerlendirme yaptı. Neyse, bu görüşmemiz etkili olmuş ki Sayın Millî Eğitim Bakanı en azından bir  ?30 bin kadroyu ihdas edelim.? noktasına gelmiş, bu da bir adımdır ama bu adım yetmez. Gelin, gecikmeden, Meclis açılır açılmaz, Millî Eğitim Bakanlığının ne kadar kadro ihtiyacı var ise bunu karşılayalım. Bizim teklifimiz 100 bindi, 30 bini karşılandı, 70 bin kaldı. Aslında 100 binle bile Millî Eğitimin öğretmen ihtiyacı karşılanmıyor. Bunu Meclis açılır açılmaz, Ekimde karşılayalım.
Teklifin, yasalaşan bu teklifin olumsuz düzenlemeleri de var, başta Sayıştay düzenlemesi. Sayıştay düzenlemesi, Sayıştayı anayasal görevinden uzaklaştıran bir düzenlemedir. Sayıştay, kamu kurumlarının, kamunun gelir-gider ve mallarını hem yasalara uygunluk yönünden denetlemekle görevlidir hem de bu kurumların harcama sonuçlarına ilişkin mali tabloların doğruluğunu araştırmakla, doğru olup olmadığını Türkiye Büyük Millet Meclisine raporlamakla görevli bir kurumdur. Yapılan değişiklik ile kamunun gelir-gider ve mallarına ilişkin olarak düzenlenen mali tabloların doğruluğunu araştırma görevi elinden alınmıştır. Buna ?Hayır.? diyecektir belki iktidar partisi sözcüleri ama yapılan tanım, düzenlilik denetimine ilişkin olarak burada yapılan tanım benim dediğimi söylemektedir, Sayıştayın bu görevi alınmıştır. Bu, Parlamento adına, millet adına kamunun harcamalarını denetleyen Sayıştayın anayasal görevinin elinden alınmasıdır, milletin bütçe hakkının elinden alınmasıdır. Bu çok önemli bir düzenlemedir, Anayasa?ya çok açık bir şekilde aykırıdır.
Ayrıca, yürütme organının yapacağı düzenlemelere Sayıştayın uyum sağlaması, onu uyulması gereken mevzuat olarak sayması gibi bir düzenleme de bu tasarıda yer almaktadır. Bu da son derece olumsuz bir düzenlemedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN ? Lütfen sözlerinizi tamamlayınız.
Buyurunuz.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) ? Teşekkür ederim Sayın Başkan. Toparlıyorum.
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezinin şirket kurması ve birtakım görevlerini bu şirket aracılığıyla yerine getirmesi yönündeki kanun maddesi Anayasa?nın 128?inci maddesine açıkça aykırıdır. Anayasa?nın 128?inci maddesi, devletin aslî ve sürekli görevlerinin, devlet memurları veya sözleşmeli personel veya diğer kamu personeli eliyle yürütüleceğini söyler. Çok açık bir hükümdür. Bu hizmetleri bir şirket kanalıyla yaptırmanız mümkün değildir.
Üniversite öğrencilerinin, üniversiteye girecek öğrencilerin sınavlarına ilişkin hizmetin dorudan doğruya devlet tarafından verilmesi gerekir.
Yine TÜBİTAK?ın şirket kurması yönündeki düzenleme, Anayasa?nın herkesin bilime serbestçe ulaşma hakkı vardır yönündeki düzenlemesine aykırıdır.
Tasarının bu düzenlemelerini de olumsuz buluyoruz, bunu da buradan ifade ediyorum.
Teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN ? Teşekkür ederiz Sayın Hamzaçebi.
?
BAŞKAN ? Teşekkür ederiz Sayın Vural.
Buyurunuz Sayın Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Tasarının tümü üzerindeki daha doğrusu son konuşmada görüşlerimizi ifade etmiştim, bir kez daha ifade ediyorum. Şehitlerimizle, gazilerimizle, onların yakınlarıyla ilgili ve terör mağdurlarıyla ilgili düzenlemelere Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak destek verdik, önergelere imza attık, o noktada desteğimiz tamdır ancak Sayıştay olsun TÜBİTAK olsun Ölçme Seçme Yerleştirme Merkezi olsun Anayasa?ya aykırı olduğumuz düzenlemelere ise destek vermedik. Dolayısıyla tasarıya  ilişkin tutumumuzun bu çerçevede ele alınmasını rica ediyoruz.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN ? Teşekkür ederiz Sayın Hamzaçebi.
?

Viagra çok lezzetli yemek değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm seçip zaten karar verin. Biz alışveriş merkezi geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen bir hafta beklemek zorunda.