- "4. YARGI PAKETİ AKP, BDP VE İMRALI'NIN ANAYASA İTTİFAKI" CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında 4. Yargı Paketi'ni değerlendirerek şöyle dedi: "4. Yargı Paketi'nin AKP, BDP ve İmralı'nın anayasa ittifakı paketi olduğu ortaya çıkmaktadır. Paket münhasıran KCK tutuklularını kapsamına almıştır. Onun dışında başka nedenlerle tutuklanmış olan veya yargılanmakta olan kimseleri kapsamına almamıştır. Sayın Başbakan bir yandan İlker Başbuğ'u terörist olarak niteleyenleri tarih affetmeyecektir, Başbuğ tutuksuz yargılanmalı derken diğer yandan Ergin Saygun'u hastanede ziyaret ederken diğer tutuklular için herhangi bir değerlendirme bile yapmıyor. Tarih Mehmet Haberal'ı, Mustafa Balbay'ı, Engin Alan'ı, Tuncay Özkan'ı, Fatih Hilmioğlu'nu terörist olarak niteleyenleri de affetmeyecektir. Ama Sayın Başbakan Başbuğ için olayı tarihe havale ederken KCK tutukluları için tarihe havale etmiyor, ben affetmem diyor onlara terörist diyenleri, onları ben affederim bu taslağı da bu şekilde hazırlıyorum, bu paketi bu şekilde hazırlamış olanları da millet affetmeyecektir. Bütün bu değişiklikler münhasıran KCK tutuklularını kapsamaya yöneliktir, onun dışında yer alan birtakım ikincil nitelikte diyebileceğimiz maddeler diğer tutukluları da kapsamına almaktadır ama bunlar son derece detayda kalan tali konulara yöneliktir." - "AHİRETE HAVALE ETMEYİN, BU DÜNYADA BUNU ÇÖZELİM" Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ ile ilgili yaptığı öneriyi tekrarlayan Hamzaçebi, "İlker Başbuğ'un ve Kuvvet Komutanlarının eski veya yeni hiç fark etmez yargılanma yeri, görevleriyle ilgili suçlardan dolayı yargılanma yeri Anayasa Mahkemesi'dir. Sayın Başbakan gelin bu olayı tarihe havale etmeyin, ahirete havale etmeyin, bu dünyada bunu çözelim, bu paket bunları da kapsamına alsın ve onların yargılama yerinin Anayasa Mahkemesi olduğu hususunda gerekli yasal düzenlemeyi de yapalım. Topu taca atmaya gerek yok, ahirete, tarihe havale etmeye gerek yok" çağrısında bulundu. - ?SÜREK AVINA DÖNÜŞTÜ? Bir basın mensubunun sorusuna Hamzaçebi, "28 Şubat kapsamında yapılan soruşturmalar nedeniyle yeni bir dalgada bazı eski komutanların gözaltına alındığı ve tutuklandığı anlaşılıyor. Bu bir sürek avına dönüşmüştür" diyerek şöyle devam etti: "Ergenekon, Balyoz davaları kamuoyunda inandırıcılığını kaybetmiştir. Eskiden bu davaların arkasında var gibi gözüken veya var olduğu şeklinde kamuoyuna yansıtılan tablolar artık tersine dönmüştür. Dolayısıyla bu soruşturmaların ne kadar inandırıcı olduğu meçhuldür. Bu bilgi karmaşası, delil karmaşası, uydurma delillerle yapılan yargılamalar çerçevesinde bütün tutuklamalara şüpheyle bakıyorum. Eskiden 12 Eylül döneminde cezaevlerinde işkenceler vardı, işkence aletleri vardı, işkence yöntemleri vardı, şimdi bunların yerini iddianameler aldı, yargılamalar aldı, işkence aletleriyle iddianameler yer değiştirdi, giderek bir yargıçlar cumhuriyetine doğru da gitmeye başladık. AKP'nin yargıçlarla olan koalisyonu biraz sarsıldı şimdi bu koalisyonun yerine anayasanın başkanlık sistemine evet denmesi karşılığında birtakım şeyler yapılmasını kapsayan AKP, BDP, İmralı anayasa ittifakı çıkmıştır." - "TÜRKİYE USULÜ BAŞKANLIK" Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmalarına da işaret eden Hamzaçebi, "Sayın Başbakan kendi partisinin toplantılarında en son 23 Nisan tarihi telaffuz etmiş şeklinde bir cümle var Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmalarının nihai bitim tarihi olarak. Sayın Başbakan'ın aklında olan başkanlık sistemidir. Bütün bu anayasa görüşmeleri, Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmaları Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı başkanlığa taşıyacak olan bir sistemin kurgulanması içindir. AKP, Anayasa Uzlaşma Komisyonunda başkanlıkla ilgili olarak nuh diyor, peygamber demiyor, mutlaka başkanlık, Türkiye usulü başkanlık yani güç yarışında değil Amerika'daki Obama Rusya'daki Putin'i bile geride bırakacak olan bir başkanlık modelini istiyor Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Sayın Başbakan istediği kadar anayasa ittifakını BDP ve İmralı ile yapsın bu ittifak milletten dönecektir" diye konuştu. - "HA ALİ VELİ, HA VELİ ALİ" Bir basın mensubunun, "İmralı'ya gidecek ikinci heyet konusunda isimler ortaya çıkıyor, gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz, isimleri nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Hamzaçebi, "Buradaki tartışmalar suni tartışmalardı, suni bir kriz yaratıldı. Hükümet diyor ki ben İmralı'ya istediğim isimleri gönderirim, BDP'de diyor ki hayır bu isimleri biz belirleriz, sonunda belli bir noktada uzlaşılmış anlaşılan BDP biraz geri adım atmış ve isimlere hükümet onay vermiş, bu isimler İmralı'ya gidecekler. Şimdi Sayın Başbakan'ın bu heyete ilişkin tartışma sırasında söyledikleri şunlardı: "Ben teröristle kucaklaşanı İmralı'ya göndermem.' Peki teröristle kucaklaşan milletvekilleri ve o milletvekillerinin mensubu olduğu parti terör sorununu çözmek için Kürt sorununu çözmek için İmralı'yla görüşün diyordu bizimle değil İmralı'ya görüşün, zaten onların dediği yapılır iken İmralı'ya gidecek heyetteki isimlerin önemi nedir acaba merak ediyorum, ha Ali Veli, ha Veli Ali, bu suni bir tartışmadır, mikro alanlarda güç gösterisinden ibarettir" yanıtını verdi. Viagra çok çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm almak zaten karar verin. Biz pazar geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen birkaç dakika beklemek zorunda.
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, 28 Şubat soruşturmasında yeni dalgaya ilişkin, "Bu bir sürek avına dönüşmüştür" değerlendirmesinde bulundu. Hamzaçebi; "Eskiden 12 Eylül döneminde cezaevlerinde işkenceler vardı, işkence aletleri vardı, işkence yöntemleri vardı, şimdi bunların yerini iddianameler aldı, yargılamalar aldı, işkence aletleriyle iddianameler yer değiştirdi, giderek bir yargıçlar cumhuriyetine doğru da gitmeye başladık" dedi.