CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, yaptığı yazılı açıklamada, sermaye şirketlerinin sahiplerinin pay sahipleri, ancak bu şirketlerde bütün pay sahiplerinin değil, genellikle hakim ortaklar şirketin yönetiminde söz sahibi olduğunu belirtti. Bu nedenle bu şirketlerde yönetimde söz sahibi olmayan azınlık paylarının hakları ile şirketlerde hak ve alacağı olan üçüncü kişilerin haklarının korunmasının gerektiğini, bu çerçevede sermaye şirketlerinin finansal tablolarının uluslararası denetim standartları çerçevesinde denetlenmesi ve sonuçlarının kamuoyuna açıklanmasının şart olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, yeni Türk Ticaret Kanunu?yla bu ilkeden hareketle düzenleme yapıldığını aktardı. Yazılı açıklamanın tam metni şöyle: Sermaye şirketlerinin sahipleri pay sahipleridir. Ancak bu şirketlerde bütün pay sahipleri değil genellikle hakim ortaklar şirketin yönetiminde söz sahibidir. Bu nedenle bu şirketlerde yönetimde söz sahibi olmayan azınlık paylarının hakları ile şirketlerde hak ve alacağı olan üçüncü kişilerin haklarının korunması gerekir. Belirtilen maddelere göre hazırlanan Bakanlar Kurulu Kararı 23 Ocak 2013 tarihli Resmi Gazete?de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Anılan karar ?Bağımsız Denetim?in kapsamını oldukça daraltmış olup bu durum Kanunun amacına aykırıdır. Karara göre Bağımsız Denetim kapsamına giren şirketler aşağıdaki ölçülere göre belirlenecektir: ? Bilanço toplamı 150 milyon ve üstü TL ? Yıllık net satış hasılatı 200 milyon ve üstü TL ?Çalışan sayısı 500 ve üstü Bu ölçülerden en az ikisinin sınırlarını art arda iki hesap döneminde aşanlar bağımsız denetim kapsamına girecektir. Bu ölçülere göre denetim kapsamına girecek şirket sayısı toplam 2.500 civarında olacaktır. Bu sayı denetimden vazgeçmek anlamına gelmektedir. Yapılması gereken KOBİ tanımı dışında kalan tüm şirketleri Bağımsız Denetim?in kapsamına almaktır. Mevcut tanıma göre Aktif büyüklüğü 40 milyon TL Yıllık net satış hasılatı 40 milyon TL Çalışan sayısı 250 nin altında olan şirketler KOBİ dir. Bu nedenle KOBİ tanımı dışında kalan tüm sermaye şirketlerinin Bağımsız Denetim kapsamına alınması uygun olacaktır. Bu durumda Bağımsız Denetim kapsamına girecek şirket sayısı 7.300 civarında olacaktır. Demokrasi sadece seçimler, kuvvetler ayrılığı, siyasi partiler, hukukun üstünlüğü gibi ilkelere indirgenemez. Demokrasi aynı zamanda şirketlerin mali/finansal durumuna ilişkin tabloların uluslararası standartlar esas alınarak denetlenerek, denetim sonuçlarının herkese açıklanması demektir. Viagra çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm almak zaten karar verin. Biz kulüp geldi ve sevdim aldım. hemen kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen üç gün beklemek zorunda.
Bu çerçevede sermaye şirketlerinin finansal tablolarının uluslararası denetim standartları çerçevesinde denetlenmesi ve sonuçlarının kamuoyuna açıklanması şarttır. Yeni Türk Ticaret Kanunu bu ilkeden hareketle 397-398?inci maddelerinde düzenleme yapmıştır. Anılan maddelere göre yapılacak ?Bağımsız Denetim?in esasları Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu?nca belirlenir. Denetim kapsamına girecek şirketleri belirlemeye ise Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Bu nedenle Hükümeti Demokrasiye uygun hareket ederek anılan Kararı değiştirmeye ve KOBİ tanımı dışında kalan tüm şirketleri Bağımsız Denetim kapsamına almaya davet ediyorum.