Hiç kimse sıranın kendisine gelmesini beklememelidir.

CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ ve İSTANBUL MİLLETVEKİLİ
M.AKİF HAMZAÇEBİ?NİN
YAZILI BASIN AÇIKLAMASI
(03.08.2013)

Ülkelerin demokrasi düzeylerini belirleyen önemli kriterlerden biri de, o ülkedeki sivil toplum kuruluşlarının demokrasiye uygun bir şekilde işleyişidir. Güçlü demokrasilerde sivil toplumun, bu bağlamda sivil toplum kuruluşlarının vereceği tepkiler, siyasi iktidarları demokrasi sınırları içerisinde hareket etmeye zorlar. CHP?nin demokrasi anlayışı özgür birey, güçlü sivil toplum, sorunların serbestçe tartışılabildiği özgür kamusal alan sütunları üzerinde yükselir. Bu nedenledir ki, CHP sivil toplum kuruluşlarının yönetimlerinin kendilerine yakın isimlerden oluşmasına yönelik olarak AKP hükümetlerinin gerçekleştirdiği yasal düzenlemeler için Anayasa Mahkemesinde iptal davası açarak ilgili yasaların iptalini sağlamak suretiyle demokratik seçimlerin yapılmasının önünü açmıştır. Bugün aralarında TOBB, Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve TESK?in de bulunduğu birçok sivil toplum kuruluşunun yöneticileri gerek CHP?nin, gerekse bazı mahkemelerin açtığı davalar sayesinde AKP?nin müdahalesinden kurtulmuş ve yeniden aday olma ve seçilme imkânına kavuşmuşlardır.
Şimdi bu sivil toplum kuruluşu yöneticilerinin, tüm sivil toplum kuruluşlarını kendi arka bahçesine çevirmek üzere defalarca yasal girişimde bulunan siyasi iktidarla, nasıl biat ilişkisine girdiğini üzülerek izliyoruz. TOBB başkanlık seçimi bunun ibret verici örneği olmuştur. TOBB Başkanı Başbakanın güdümünde hareket ederek CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu TOBB'un genel kuruluna davet etmemiştir. TOBB onun başkanının çiftliği değildir. Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanını TOBB'un genel kuruluna davet etmemek suretiyle Başbakan?la biat ilişkisine girenler ve bu sayede makam elde edenler, ileride bunun hesabını başta TOBB'un saygın üyelerine ve millete vereceklerdir. Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı?nın, genel kurulunda konuşmasının engellendiği TOBB'un bugünkü yönetimi, artık Başbakanın talimatlarıyla hareket eden AKP?nin bir organı görünümündedir. TOBB Anadolu sermayesinin sorunlarını çözen, onun önünü açan bir anlayışla değil, Başbakanın "evet efendim, isabet buyurdunuz efendim" deyicisi anlayışıyla çalışacaktır. İşadamları ekonomik sıkıntılar, sorunlar yaşarken, ya da atılım yapmak için hükümetten destek beklerken TOBB'un Başkanı Başbakan?a Pembe Gazete çıkarmakla meşgul olacaktır.
Özellikle GEZİ PARKI PROTESTOLARI sonrasında gençlerin, sanatçıların ve gazetecilerin ardından işverenlere yönelik antidemokratik baskılara işverenlerin bazı örgütlerinin tepkisiz kalması düşündürücüdür. Gezi Parkı olayları sırasında insani bir yaklaşımla Divan Otelini yaralılara açtığı gerekçesi ile otelin sahibi gruba devlet gücü kullanılarak yapılan baskılara sessiz kalınması bu biat ilişkisinin bir örneğidir. Bu biat ilişkisinin biat edenlere makam dışında başka neler sağladığını hep birlikte İZLEYİP göreceğiz.
Vergi Denetimi ilk defa AKP ile birlikte siyasallaşmıştır. AKP iktidarı süresince  tüm devlet gücünü, bu kapsamda vergi denetimini ve devletin olanaklarını kendisinden olmadığını düşündüğü işadamlarını sindirmek ve kendi zenginlerini yaratmak için kullanmıştır. AKP döneminde devlet gücü kullanılarak, yasaların arkasından dolaşılarak Türkiye'de servet yeniden dağıtılmıştır. Bu dönemde "devlet" Başbakanın iki dudağı arasındaki bir kavrama dönüştürülmüştür. Türkiye'nin önemli bir özel sektör kuruluşunda son günlerde başlatılan vergi denetiminin gerekçesinin siyasi olduğu konusunda geniş bir mutabakat olduğu ve vergi denetiminin siyasallaşmasının yarattığı endişeleri TİSK, geç de olsa TÜSİAD ve bazı işadamları ifade ettiği halde TOBB'un sessizliğini koruması onun Sayın Başkanının Başbakan?la nasıl bir biat ilişkisi içerisinde olduğunu göstermektedir. TOBB susarak bu suça ortak olmaktadır. Susmak onları sorumluluktan kurtarmaya yetmeyecek ve birgün sıranın kendilerine gelmesini engellemeyecektir.
Başkan ve yöneticileri Başbakanın icazetiyle seçilenler Anadolu?nun sesi olamazlar. Bunlar demokrat olamazlar.
Bugün yaşananlara sessiz kalanlar, işlenen suçların ortaklığından kurtulamayacak ve yarın sıranın kendilerine gelmesini engelleyemeyeceklerdir.
Sayın Recep Erdoğan'ın yönetimindeki bir hükümetin olduğu Türkiye'de  sadece özgürlükler değil, iktidarla biat ilişkisi içinde olmayan işadamlarının işleri de tehlikededir. Bütün vatandaşlarımızı ve iş dünyasını bu konuda dikkatli olmaya çağırıyorum. Hiç kimse sıranın kendisine gelmesini beklememelidir.
Toplumdaki dönüşümü/değişimi fark edememiş bir başbakana sahip olmak elbette iyi bir şey değildir. Ancak daha kötüsü sadece güce sahip diye demokrasinin bütün kurallarını ayaklar altına alarak  Başbakana biat eden kişilerin meslek kuruluşlarının yöneticisi olmalarıdır.
Kamuoyunun bilgilerine saygılarımla sunarım.

Viagra çok çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm seçip zaten karar verin. Biz alışveriş merkezi geldi ve sevdim aldım. hemen kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen birkaç dakika beklemek zorunda.