Viagra çok lezzetli yemek değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm bulmak zaten karar verin. Biz mağazasında geldi ve sevdim aldım. hemen kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen birkaç dakika beklemek zorunda.
M.AKİF HAMZAÇEBİ?NİN
YAZILI BASIN AÇIKLAMASI
(27.08.2013)
TBMM Başkanı Sayın Cemil Çiçek'in dünkü açıklamaları Türkiye'nin, dış politikasında nasıl yalnız kalmış olduğunu göstermesi açısından ilginç bir örnek oluşturmuştur. Hükümetin başarısız dış politikası nedeniyle Sayın Cemil Çiçek Mısır ve Suriye'deki gelişmeleri konu alarak kendisine bir görev tanımı yapan açıklamalarda bulunmuştur. Sayın Çiçek Suriye ve Mısır'daki gelişmelerle ilgili olarak bazı uluslararası kuruluşlara, diğer ülkelerin parlamentolarına ve uluslararası parlamenter asamblelerine mektup yazacağını açıklamıştır. Mektubun hangi içeriğe sahip olacağı konusunda bir bilgilendirme yapılmamış olmakla birlikte Sayın Meclis Başkanı'nın bu açıklamaları hükümetin bölgemizdeki gelişmeler, özellikle de Suriye konusunda çaresiz ve yalnız kaldığı ve yapabileceği bir şeyin olmadığını tescil etmiştir. Hükümet değerli yalnızlığıyla başbaşadır. Bu Türkiye açısından üzülünecek bir durumdur.
Sayın Meclis Başkanının açıklamalarına göre ülkemizde 21 kampta 200 bini aşkın Suriyeli mülteci vardır. Ülkemizin diğer yerlerindekiler de dikkate alındığında bu sayı 500 bine ulaşmaktadır. Mülteciler için bugüne kadar yapılan harcama da 1.5 milyar doları (Başbakanın açıklamasına göre 2 milyar doları) bulmuştur. Bu rakamlar bile tek başına hükümetin Suriye politikasının ne kadar yanlış olduğunu göstermektedir. Ancak daha da vahim olan gerçek Sayın Meclis Başkanının kullandığı şu cümlelerde saklıdır:
"Sınır bölgelerimizde yaşayan vatandaşlarımız, karşı taraftan gelen havan topları ve mermilerin tehdidi altında günlerini büyük bir korku ve endişe içinde geçirmektedirler".
Gerçekte Sayın Çiçek bir doğruyu söylemiştir. Suriye tarafından Türkiye'ye tecavüzler vaki olmakta ve vatandaşlarımızın can ve mal emniyeti tehlikeye girmektedir. Suriye sınırındaki vatandaşlarımız endişe içinde yaşamaktadırlar. Bir ülkenin egemenliğinin en büyük göstergesi sınırlarına olan hakimiyeti ve vatandaşlarının can ve mal güvenliğidir. Ama bu hükümet sınırlarımıza hakim değildir ve sınır boylarında yaşayan vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği yoktur. Hükümetin çaresiz kaldığı bir konuda Sayın Çiçek bu tespiti yaparak bir görev üstlenmiştir.
Bu tablo Hükümetin dış politikamızı Meclis Başkanı'na havale edecek kadar çözümsüzlük içerisinde olduğunu göstermektedir. Suriye'den Türkiye'ye olan tecavüzlerin çözümünü bulmak Meclis Başkanının değil Hükümetin görevidir. Bir komşu ülkeden Türkiye'ye tecavüz oluyor ve Türkiye bunu önleyemiyorsa Hükümet çaresizdir.
Ayrıca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin toplanmasını sağlayamayan hükümetin bunun için Meclis Başkanı'ndan medet umması düşündürücüdür. Bu tutum İslam İşbirliği Teşkilatı'nı toplantıya çağıramayan hükümetin, kabahati Teşkilatın Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'na atarak O'nu eleştirmesinden farklı değildir. İslam İşbirliği Teşkilatı'nı toplantıya çağıramayacak derecede İslam Dünyası'nda ve uluslararası camiada yalnız kalmış olan bir hükümet şimdi Meclis Başkanı'ndan uluslararası kurumlarda çare olmasını istemektedir. Bunu milletimiz en iyi şekilde değerlendirecektir.
Bir ülkenin dış politikası milli politika olmak zorundadır. Bu nedenle Sayın Başbakan arzu ederse CHP olarak kendisine dış politikada yardımcı olmaya, Türkiye'yi bu çıkmazdan çıkarmaya hazırız.
Sayın Meclis Başkanının dikkatinden kaçmayacağını bilmekle birlikte bir konuyu da hatırlatmak isterim. TBMM Başkanı sıfatıyla yazacağı mektuplar hükümetin dış politikadaki uygulama ve görüşlerini değil, Suriye ve Mısır'da akan kanın durması çerçevesinde milletimizin ortak hassasiyetlerini ve görüşlerini yansıtmalıdır.
Saygılarımla.