Sayın Başbakan bir istiklal mücadelesi değil, kendisinin bireysel istikbal mücadelesini yürütmektedir

CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi:
-"Sayın Başbakan bu kabine revizyonu adı altında yapmış olduğu değişiklikle otomobilin kaportasını tamir etmiştir. Kaporta tamiri ile bu otomobilin yürümesi mümkün değildir, çünkü motor eskimiştir. Motorun değişmesi gerekir"
-"Sayın Başbakan, güvenoylamasında yaşanacak herhangi bir sıkıntıyı göze alamayacağı için hükümet değişikliğini kabine revizyonu olarak takdim etmiştir. 25 bakanın olduğu bir bakanlar kurulunda 10 bakan değişiyor ise ortada bir kabine revizyonu yoktur, hükümet değişikliği vardır"

26.12.2013     
    
Hamzaçebi, Türkiye ile İran arasındaki ticarete değinerek, "Bu altın ödemesi İran'a götürülüyor. İran'da piyasadaki kurdan İran Tümenine çevriliyor. İran'da piyasa kuruyla resmi kur arasında büyük bir fark var. İşte konu olan resmi kur ile piyasa kuru arasındaki bu farktır. Resmi kur ile piyasa kuru arasındaki farkın bir şekilde bölüşülmesi söz konusudur" dedi.

ANKARA - CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, yapılan kabine değişikliğine ilişkin, "Aslında hükümette bir revizyon yapılmamıştır, hükümet düşmüş ve yeni bir hükümet kurulmuştur" derken, "Sayın Başbakan bu kabine revizyonu adı altında yapmış olduğu değişiklikle otomobilin kaportasını tamir etmiştir. Kaporta tamiriyle bu otomobilin yürümesi mümkün değildir, çünkü motor eskimiştir, motorun değişmesi gerekir" değerlendirmesini yaptı.

-"HÜKÜMET DÜŞMÜŞ VE YENİ BİR HÜKÜMET KURULMUŞTUR"-

CHP'li Hamzaçebi, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında kabine değişikliğini değerlendirerek, "Aslında hükümette bir revizyon yapılmamıştır, hükümet düşmüş ve yeni bir hükümet kurulmuştur. Yeni bir hükümet kurulmasının TBMM'de güven oylaması gerektirdiğini düşünen Sayın Başbakan güven oylamasında yaşanacak herhangi bir sıkıntıyı göze alamayacağı için hükümet değişikliğini kabine revizyonu olarak Sayın Cumhurbaşkanı'na sunmuş ve kamuoyuna da öyle takdim etmiştir. Gerçek olan şudur ki ortada 25 bakanın olduğu bir bakanlar kurulunda 10 bakan değişiyor ise hükümetin ana omurgası diyebileceğimiz bakanlıkların bakanları değişiyor ise ortada bir kabine revizyonu yoktur, hükümet değişikliği vardır. " dedi.

-"DEĞERSİZLEŞTİRME OPERASYONUDUR"-

Bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa eden Erdoğan Bayraktar'ın açıklamalarına işaret eden Hamzaçebi, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir bakanın, milletin ve memleketin rahatlaması için başbakanı istifaya çağırdığını, bunun son derece önemli bir tavır olduğunu, bir bakanın vicdanının sesini dinlediğini söyledi. Hamzaçebi: "Vicdanının sesini dinleyen bir Sayın Bakan, Sayın Başbakan'ı yaptıkları nedeniyle istifaya davet etmiştir. Ancak kabine revizyonunda Sayın Erdoğan Bayraktar'ın istifası işleme konulmamış onun yerine Sayın Başbakan onu görevden almış gibi bir işlem yapılmıştır. Sayın Erdoğan Bayraktar'ın istifasını ve istifasında öne sürdüğü bizzat Sayın Başbakan'a yönelik ithamı, iddiayı değersizleştirme operasyonudur. Sayın Erdoğan Bayraktar görevinden istifa etmiştir, hiç kimse bu gerçeğin üstünü Erdoğan Bayraktar'ı ben görevinden aldım, yerine bir başka arkadaşımızı getirdim diyerek örtemez" diye konuştu.
-"BAŞBAKAN'IN BU TUTUMU DOĞRUDAN DOĞRUYA ANAYASAL DÜZENE SUİKAST MAHİYETİNDEDİR"
Başbakan Erdoğan'ın İstanbul merkezli soruşturmaya ilişkin tutumunu eleştiren Hamzaçebi, olayı siyasi bir zemine taşıdığını, oysa soruşturmanın hukuki zeminden ele alınması gerektiğini vurguladı. Hamzaçebi, şöyle konuştu:
"Sayın Başbakan bu kabine revizyonu adı altında yapmış olduğu değişiklikle otomobilin kaportasını tamir etmiştir. Kaporta tamiri ile bu otomobilin yürümesi mümkün değildir, çünkü motor eskimiştir. Otomobilin motoru artık bu yükü çekebilecek durumda değildir. Motorun değişmesi gerekir. Ama bu kabinede böyle bir değişikliği göremiyoruz. Ortada bir devlet krizi vardır. Rüşvet ve yolsuzluk soruşturması ile başlayan gelişmeler karşısında anayasal düzeni teslim almak isteyen bir Sayın Başbakan vardır. Soruşturmaya konu olan ihbarı, bu ihbara dayanak olan belge ve bilgileri 'önce ben görmeliyim' diyerek yargıya, soruşturmaya müdahale etmek isteyen, soruşturmayı kendi kontrolü altına almak isteyen bir başbakan vardır. Sayın Başbakan'ın bu tutumu doğrudan doğruya anayasal düzene suikast mahiyetindedir. "
- "İSTİKLAL DEĞİL, İSTİKBAL MÜCADELESİDİR"-

Başbakan'ın "istiklal mücadelesi yürütüyoruz" dediğini ifade eden Hamzaçebi, "Sayın Başbakan bir istiklal mücadelesi değil, kendisinin bireysel istikbali mücadelesini yürütmektedir. Başbakan'ın mücadelesi istiklal değil, istikbal mücadelesidir" dedi.
Başbakan'ın "kötü olanları aramızdan ayıkladık" dediğine işaret eden Hamzaçebi, şöyle devam etti:
"Hakkında iddia olan bakanları kötü grubuna almıyor. Kötü grubunda başkaları var. Yargı mensupları var, Emniyet mensupları var. Emniyet mensupları arasında yapılan tayinlerin Sayın Başbakan'ın "kötü' sıfatına girdiğini anlıyoruz. Hatta Sayın Erdoğan Bayraktar'ı bile hakkında iddia olan bakanlar değil belki de o kötü olan sıfatın içerisine koyuyor. Çünkü doğrudan doğruya Sayın Bayraktar, Sayın Başbakan'ı itham etti."
Başbakan'a çağrıda bulunan Hamzaçebi, Adli Kolluk Yönetmeliğinde yapılan değişikliğin iptal edilmesini ve eski yönetmeliğin yürürlüğe konulmasını da istedi.
-"9.4 MİLYAR DOLARLIK KAYNAĞI BELLİ OLMAYAN BİR PARA TÜRKİYE EKONOMİSİNE GİRMİŞTİR"-

Rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasına işaret eden Hamzaçebi, şunları söyledi:
"Türkiye'nin ödemeler dengesi rakamlarında zaman zaman ekonomiye nereden girdiği belli olmayan bir para miktarından söz edilir. Ödemeler dengesinde 2011 yılında net hata ve noksan kaleminde 9.4 milyar dolarlık bir rakam vardır. Bir yıl önce bu rakam 1.5 milyar dolar iken 2011 yılında birden 9.4 milyar dolarlık kaynağı belli olmayan bir para Türkiye ekonomisine girmiştir. Bugünkü gelişmelerle bunu bir arada değerlendirdiğimizde 9.4 milyar dolarlık ekonomiye nereden geldiği belli olmayan kaynak girişinin bağlantılarının neler olabileceği ortaya çıkmaktadır."

-VARLIK BARIŞI-

2013 yılının Mayıs ayında hükümetin durup dururken Varlık Barışı'nı çıkardığını ifade eden Hamzaçebi, "2013 yılında yeni bir Varlık Barışı Kanunu çıkarıldı. İşte İran ile olan bu ilişkilerin yoğunlaştığı bir dönemde çıkarılan Varlık Barışı Kanunun doğrudan doğruya İran ile Türkiye'nin arasındaki ilişkilerde resmi olmayan birtakım varlıkların, değerlerin, komisyonların meşrulaştırılmasını, aklanmasını sağlamaya yönelik olan bir Varlık Barışı kanunudur bu. Bu kanunun neden çıkarıldığı gayet net bir şekilde ortaya çıkmıştır" dedi.

-"RESMİ KUR İLE PİYASA KURU ARASINDAKİ FARKIN BİR ŞEKİLDE BÖLÜŞÜLMESİ SÖZ KONUSUDUR"-
Türkiye ile İran arasındaki doğalgaz ve petrol alımına yönelik ticari ilişkiye de değinen Hamzaçebi, Türkiye'nin İran'dan aldığı doğalgaz ve petrol karşılığında yapması gereken ödemeyi Türk lirası olarak Halkbank'ta İran adına, İran'ın güvenilir şahısları adına açılmış hesaplara yatırdığını, bu kişilerin de hesaba yatırılan Türk lirasını altına dönüştürerek İran'a götürdüğünü anlattı. Burada herhangi bir sorun ya da gizli saklı olmadığını belirten Hamzaçebi, şöyle devam etti:
"Sorun bu altın İran'a götürüldükten sonra İran hükümetine ödemenin nasıl yapıldığıdır. Çünkü bu ödeme Türkiye'de İran hükümetine değil, bir güvenilir şahsa yapılmaktadır. Bu altın ödemesi İran'da piyasadaki kurdan İran tümenine çevriliyor. İran'da piyasa kuru ile resmi kur arasında büyük bir fark var. Resmi kur ile piyasa kuru arasında 1 dolarda 2 bin tümene ulaşan bir fark söz konusudur. İşte konu olan bu farktır. İran hükümetine resmi kurdan ödeme yapılmıştır, resmi kurla piyasa kuru arasındaki farkın bir şekilde bölüşülmesi söz konusudur. İran ile Türkiye arasındaki bu ilişkide söz konusu kur farkının bölüşülmesi için her iki tarafın İran ve Türkiye'nin muteber saydığı kişiler arasında bir anlaşma imzalanmış mıdır? Böyle bir anlaşma imzalanmış ise bu anlaşma bizim devletin kayıtlarında var mıdır? Anlaşma konusu olan ödeme tutarı ne kadardır? Bu anlaşmaya imza atmış olan kişiler kim ya da kimlerdir? Bu soruların hükümet tarafından, Sayın Başbakan tarafından açıklanmasını talep ediyorum."  
Hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren Hamzaçebi, "Sayın Başbakan'ın ekonomideki bu karanlık uygulamalarıyla korkarım ki Türkiye uluslararası arenada bir kara para müeyyidesiyle karşı karşıya kalır. Bunu arzu etmiyorum. Böyle bir muamele ekonomide pek çok sorunun başlangıcıdır" dedi.

Viagra çok lezzetli yemek değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm atanmış zaten karar verin. Biz sirk geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen bir hafta beklemek zorunda.