CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi: 20 Mart 2014 TBMM TBMM - CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, "Sayın Cemil Çiçek ile hükümet, Başbakan bir suç ortaklığı işine girmişlerdir. Birbirlerinin suç ortağıdır. Eski dönemlerde bu bilgiler, belgeler milletvekillerinin incelemesine açılıyordu, şimdi açılmıyor. Eskiden Meclis Başkanları hukuku uyguluyordu, kara paracılara, Rıza Sarraf'lara kalkan olan bir Meclis Başkanı yoktu. Bugün bunlara kalkan olan bir Meclis Başkanı var" dedi. Hamzaçebi; ?Doğrusu siyasette saçlarını ağartmış ve halen Meclis Başkanlığı konumunda bulunan Sayın Cemil Çiçek?in açıklamalarını büyük bir üzüntüyle izledim. Sayın Cemil Çiçek maalesef gerçeğe ve hukuka aykırı kendi içinde çelişkili açıklamalar yapmıştır. Suçluları koruma gayretinin Sayın Cemil Çiçek tarafından da paylaşılmış olmasını hükümetin, Başbakan?ın bu yöndeki isteğine Meclis Başkanı tarafından da destek verilmiş olmasını demokrasimiz adına parlamentomuz adına büyük bir üzüntüyle karşılıyorum.? değerlendirmesinde bulundu. Sayın Cemil Çiçek'in açıklamasında ilk defa Cumhuriyet savcılıklarından TBMM'ye böyle bir fezleke geldiğini, dolayısıyla kendilerinin de ilk kez bir uygulama gerçekleştirdiğini söylediğini, ancak hemen ardından da yaptıkları uygulamanın Meclis teamüllerine uygun olduğunu söylediğini aktaran Hamzaçebi, şöyle devam etti: -"SAYIN CEMİL ÇİÇEK DOĞRUYU SÖYLEMİYOR" Hamzaçebi, TBMM tutanaklarına göre 3 Aralık 1985 tarihinde eski bir bakanla ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığının hazırladığı fezlekenin Adalet Bakanlığı ve Başbakanlık yolunu takip ederek Meclis'e geldiğinin görüldüğünü belirterek, bunun bugünkü olayla aynı olduğunu söyledi. O fezlekeye konu olan bakanın yanında suçun iştirakçileri olarak ifade eden bürokratlarla ilgili dosyaların ayrılarak sadece bakana ait olanın Adalet Bakanlığı üzerinden TBMM'ye gönderildiğini anlatan Hamzaçebi, "Sayın Cemil Çiçek doğruyu söylemiyor" dedi. Benzer bir uygulamanın 1992 yılında Hüsamettin Cindoruk'un Meclis Başkanlığı döneminde yaşandığını dile getiren Hamzaçebi, yine bir bakanla ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığının Adalet Bakanlığı üzerinden Başbakanlık yoluyla TBMM'ye gönderdiği fezlekenin Meclis'in bilgisine sunulduğunu söyledi. Hamzaçebi, "Her iki olayda da soruşturmayı yapan Cumhuriyet Savcılığıdır ancak Meclis soruşturmasını gerektiren bir durum olduğu için yani suçu işlediği iddia edilen kişi bakan olduğu için fezlekeleri Adalet Bakanlığı ve Başbakanlık üzerinden TBMM'ye intikal ettirmiştir. Sayın Cemil Çiçek gerçekleri söylemiyor" diye konuştu. -"MECLİS SORUŞTURMASI AYNI ZAMANDA BİR YÜRÜTMEYİ DENETLEME YOLUDUR" Hamzaçebi, şöyle devam etti: ?Teamüller şöyledir; fezleke ekindeki dosyalar milletvekillerinin incelemesine açılmıştır. Birinci konumuz bu. Sayın Cemil Çiçek?in doğruyu söylemediği birinci konu bu. İkinci olarak Sayın Cemil Çiçek?in yine gerçekleri çarpıttığı, Anayasayı çarpıttığı konu şudur. Diyor ki, ?Meclis soruşturması bir denetim faaliyeti değildir, sadece ve sadece adli bir faaliyettir?. "Anayasanın 98. maddesi başlığı TBMM'nin bilgi edinme ve denetim yolları. Maddenin birinci fıkrası şu şekildedir; 'TBMM; soru, meclis araştırması, genel görüşme, gensoru ve meclis soruşturması yollarıyla denetleme yetkisini kullanır'. Meclis soruşturması aynı zamanda bir yürütmeyi denetleme yoludur. Meclis soruşturması kurulana kadar TBMM'nin göstereceği faaliyet Meclis soruşturması faaliyeti değildir. Soruşturma elbette ki gizlidir. Ama soruşturma açılıp açılmamasına karar verebilmek için, bu yönde bir Meclis soruşturma önergesi verebilmek için milletvekilleri dosyaları incelemek zorundadır. İşte bu önergenin verildiği ve Meclis soruşturmasının kurulduğu ana kadar olan faaliyet Meclis soruşturması faaliyeti dışındadır. Komisyon kurulduktan sonra o komisyonunun yürüttüğü faaliyet bir adli faaliyettir ve bu soruşturma gizlidir. Çünkü gizlilik sadece 'Meclis'e belgeler intikal etti, bunlar o nedenle gizlidir' gibi bir durumla ifade edilemez. Bu şekilde ifade etmek yanlıştır. Soruşturma komisyonu tanık çağıracaktır, tanıkları dinleyecektir, işte o tanıkların verdiği ifadeler gizlidir. Yeni delillere ulaşacaktır, belki yeni sanıklar çıkabilir. Bütün bunlar gizlidir. İşin o kısmıyla bu kısmının hiçbir ilgisi yoktur." -"DOKUNULMAZLIĞIN KALDIRILMASIYLA BUNUN HİÇBİR İLGİSİ YOKTUR" Sayın Cemil Çiçek?in doğruyu söylemediği gerçekleri gizlemek için ortaya attığı yanlış olan konu da şudur, dokunulmazlıkların kaldırılmasından örnek veriyor. Anayasa ve Adalet Komisyonu üyelerinden oluşan Karma Komisyon dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin talepleri inceler. Diyor ki sadece bu komisyonun üyeleri bu talepleri inceleyebildiği halde meclis soruşturması konusu olabilecek bir konuda neden bütün milletvekilleri incelesin. Sayın Meclis Başkanı'na şunu hatırlatmak isterim, kendisi gayet iyi bilir ama herhalde işine gelmediği için söylemiyor; Karma Komisyonu'nun dokunulmazlığın kaldırılması konusundaki faaliyet bir adli faaliyet, soruşturma faaliyeti değildir. Çünkü orada konu olan kişi bakan değil, milletvekilidir. O milletvekili hakkında Cumhuriyet Savcısı soruşturmayı yürütmektedir ve Cumhuriyet Savcısı dokunulmazlığın kaldırılmasını talep etmektedir. Dokunulmazlığı kaldırırsa soruşturmayı yürütecek olan TBMM değildir, ilgili Cumhuriyet Savcılığıdır. Dokunulmazlığın kaldırılmasıyla bunun hiçbir ilgisi yoktur" şeklinde konuştu. -?4 BAKANI ŞİMDİDEN AKLAYAN BİR ÖNERGE?- Hamzaçebi, ?Önergenin İçtüzüğe uygun olmadığına dair bir müracaatınız olacak mı?? sorusuna da Hamzaçebi, ?Hayır, Meclis Başkanlığı bunun gereğini yapmak zorunda. Herhalde bunu da bürokratlarına inceletecektir. İçtüzüğe uygun olmadığını kendileri görecektir. Öyle meydandan kaçmak yok, meydan burada, TBMM?? diye konuştu. Soruşturma komisyonu kurulması önergesini neden daha önce vermedikleri sorusu üzerine Hamzaçebi, ?Elbette soruşturma önergesini her zaman vermek mümkündür. 17 Aralık soruşturmasıyla birlikte birbirinin peşi sıra kamuoyuna o kadar çok bilgi intikal etmeye başladı ki, biz fezlekelerin TBMM?ye intikal etmesini bekledik. Meclis soruşturması gibi ciddi bir müesseseyi, sadece gazete haberlerinden hareket ederek uygulamaya koymak doğru değildir. Doğru olan Cumhuriyet Savcısının düzenleyeceği bir fezleke varsa, doğru olan onu beklemektir. Yani bundan ne gibi bir çıkarsamada bulunuyorlar anlamadım. ?Niye o zaman vermediler, şimdi veriyorlar? diyorlar. O zaman ben soruyorum. 28 Şubat 2014 tarihinde fezlekeler Meclis?e geldiği halde neden alelacele Meclis?i 1 Mart?ta kapattılar. Görüşülecek tasarılar vardı. Bunu örtbas etmek için Meclis?i tatile soktular. Kendisine güvenen insanlar dosyaları saklamazlar. Kendilerine güvenemiyorlar. Daha başlangıçta hareket ederken Meclis soruşturma önergesinden rüşveti, sahte belgeyi düzenlemeyi çıkartıyorsanız kendinize güvenemiyorsunuzdur. Çünkü suç açıkça ortaya çıkmıştır. Elbette buna yargı karar verecektir. Ama daha başlangıçta hareket ederken Meclis soruşturma önergesinden rüşveti, sahte belgeyi çıkarıyorsanız kendinize güvenemiyorsunuz, 'bunu soruşturmayalım' diyorsunuz demektir. Fezlekeler dün Meclis?te okunmadı. Okunmayacağı ortaya çıkınca biz hazırlamış olduğumuz Meclis soruşturma önergelerini TBMM Başkanlığı?na verdik. Öyle tek bir suç değil. Savcı ne demişse hepsini yazdık. Her bakan için de ayrı ayrı verdik? dedi. Bir başka soru üzerine de Hamzaçebi, soruşturma komisyonunun 15 milletvekilinden oluştuğunu, daha önce 9 AKP, 4 CHP ve 2 de diğer siyasi partiler ya da bağımsız üyenin katılımı ile gerçekleştiğini hatırlattı. Viagra çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm almak zaten karar verin. Biz sirk geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen biraz zaman beklemek zorunda.
-"Sayın Cemil Çiçek ile hükümet, Başbakan bir suç ortaklığı işine girmişlerdir. Birbirlerinin suç ortağıdır"
-"Eski dönemlerde bilgiler, belgeler milletvekillerinin incelemesine açılıyordu, şimdi açılmıyor. Eskiden Meclis Başkanları hukuku uyguluyordu, kara paracılara, Rıza Sarraf'lara kalkan olan bir Meclis Başkanı yoktu. Bugün bunlara kalkan olan bir Meclis Başkanı var"
-"AKP'nin istediği bir Meclis soruşturması yoktur. Tam tersine bakanları aklamak için bir önerge vermiştir"
Hamzaçebi, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, 4 eski bakan hakkında verilen soruşturma komisyonu kurulmasına ilişkin önergeler ile TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in konuya ilişkin açıklamalarını değerlendirdi.
"Eğer savcılıklardan bir fezleke ilk kez geliyor ise teamüllere uygun olması diye bir şey söz konusu olamaz. Böyle bir olay ilk kez TBMM'ye gelmiyor. Sayın Cemil Çiçek doğruyu söylemiyor. Dört bakan ile ilgili fezlekeler ilk olarak nereye gönderildi Cumhuriyet Savcılıklarından? Adalet Bakanlığı'na. Adalet Bakanlığı bu fezlekeleri tam 26 gün tuttu, sonra Cumhuriyet Savcılığına iade etti. Cumhuriyet Savcılığı daha sonra bu fezlekeleri doğrudan TBMM'ye gönderdi. Yani Cumhuriyet Savcılığının Adalet Bakanlığına gönderdiği fezlekeler, Adalet Bakanlığı ve Başbakanlık üzerinden Meclis'e gelebilirdi ama Adalet Bakanlığı'nın engellemesi nedeniyle böyle bir işlem gerçekleşmedi. Geçmişte 1980'li yıllarda doğrudan Cumhuriyet Savcılıkları tarafından hazırlanan ve Adalet Bakanlığı ve Başbakanlık yolunu takip ederek Meclis'e ulaşan fezlekeler vardır. Eğer şimdi Adalet Bakanlığı bunu iade etmeseydi, Adalet Bakanlığı ve Başbakanlık üzerinden bu fezlekeler gelecekti."
Sayın Cemil Çiçek?in doğruyu söylemediği dördüncü konuda şudur. Diyor ki ?ben nereden bileyim 4 bakanla ilgili fezleke ekinde kaç dosya var, içinde ne var?. Kendisinin daha önce yapmış olduğu bir açıklama var. ?Bunlar 28 Şubat'ta gelmişti. Ben bu dosyaları Hukuk İşleri Müdürlüğüne havale ettim. Ama ekinde 11 klasör olduğu için bunların incelemesi zaman alacaktı?. Gayet iyi biliyor ekinde kaç dosya var.?
-?CEMİL ÇİÇEK MİLLETVEKİLLERİNDEN, PARLAMENTODAN SAKLAMIŞTIR?-
?Bürokratların incelediği bu dosyaları Cemil Çiçek milletvekillerinden, parlamentodan saklamıştır? diyen Hamzaçebi, ?Sayın Cemil Çiçek ile hükümet, Başbakan bir suç ortaklığı içine girmişlerdir. Birbirlerinin suç ortağıdır.
Eski dönemlerde bu bilgiler, belgeler milletvekillerinin incelemesine açılıyordu, şimdi açılmıyor. Eskiden Meclis başkanları hukuku uyguluyordu, eskiden kara paracılara ve Rıza Sarraflara kalkan olan bir Meclis Başkanı yoktu. Bugün bunlara kalkan olan bir Meclis Başkanı var? dedi.
Hamzaçebi, 4 eski bakan ile ilgili Meclis soruşturma önergesini TBMM Başkanlığına dün verdiklerini anımsattı.
AKP?nin ?telaşla, ön alabilmek için? 4 eski bakan hakkında soruşturma önergesi verdiğini ifade eden Hamzaçebi, ?Ama bu önerge içeriğine bakıldığında 4 bakanı şimdiden aklayan bir önerge. Şimdiden onlar 4 bakanı rüşvet alma ve sahte belge düzenleme iddiasından aklamış durumdalar. Dostlar alışverişte görsün, bizde güya Meclis soruşturması istedik diyecekler. Kimseyi kandıramazlar? diye konuştu.
AKP?nin verdiği soruşturma önergesini eleştiren, asıl hedefin bakanları soruşturmak olmadığını savunan Hamzaçebi, ?Bu tapeleri bu fezlekeleri kim medyaya sızdırdı, bunların üzerine gitmek? dedi.
-?İÇTÜZÜĞÜN ŞARTLARINI DA TAŞIMIYOR?-
?AKP 4 bakanla ilgili tek komisyon kurmak isterse ya da komisyon kurulmasından yana bir tavır sergilemezlerse ne yaparsınız?? sorusuna Hamzaçebi, ?O günlerdeki uygulamasını görelim Meclis Başkanlığının? diyerek şöyle devam etti:
?Bir kere Adalet ve Kalkınma Partisinin bu Meclis soruşturma önergesi İçtüzüğün öngördüğü şartları da taşımıyor. İçtüğüzün 107. Maddesi gayet açık. Hangi bakan hangi fiili işlemiştir, onun ceza kanunundaki maddesini de yazarak buraya, oraya koyacaksınız. Hepsini bir torbaya koyalım demişler. Bu parlamento tarihine bir kara leke olarak geçecektir. AKP?nin istediği bir Meclis soruşturması yoktur tam tersine bakanları aklamak için bir önerge vermiştir. Doğru olan bizim soruşturma önergelerimizin değerlendirilip ona göre bir Meclis soruşturma komisyonun kurulmasıdır.? dedi.