Usul tartışmasının aleyhinde

17 Nisan 2014 Perşembe
?
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 14.49
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Muhammet Bilal MACİT (İstanbul), Muhammet Rıza Yalçınkaya (Bartın)
------0------
BAŞKAN ? Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 78?inci Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
Danışma Kurulunun bir önerisi vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım.
?
BAŞKAN ? Teşekkür ederim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan?
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) ? Sayın Başkan?
BAŞKAN ? Bir konuşmacı kaldı Sayın Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Efendim, ben?
BAŞKAN ?Grup önerisi üzerine mi konuşacaksınız, sataşmadan mı yoksa açıklama mı?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Hayır, ben bir konuda usul tartışması açacağım, o da şudur?
BAŞKAN ? Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Siz, Sayın Kamer Genç?e sataşma nedeniyle bir dakika söz verdiğiniz zaman ayağa kalktım, Meclisin teamüllerinde sataşma nedeniyle verilen sözlerin iki dakikadan az olmadığını ifade ettim.
BAŞKAN ? Evet.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Siz de ?Teamüller değişmez.? diye bir şey söylediniz.
BAŞKAN ? Teamüller değişebilir dedim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Evet, pardon, ?Teamüller değişebilir, değişmeyecek diye bir şey yok.? dediniz. Teamüller İç Tüzük?ün bir parçasıdır.
BAŞKAN ? Elbette.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Siz bunları değiştirmek suretiyle İç Tüzük?ü çiğnediniz. Bu nedenle tutumunuz hakkında, sizi çalışma usullerine davet etmek suretiyle usul tartışması açıyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN ? Peki, usul tartışması açıyorsunuz.
Siz?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Aleyhte.
BAŞKAN ? Aleyhte konuşacaksınız.
?
BAŞKAN ? Buyurun Sayın Hamzaçebi, süreniz üç dakikadır. (CHP sıralarından alkışlar)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) ? Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Meclis başkan vekilleri Genel Kurul oturumlarını İç Tüzük?e uygun olarak yönetmek zorundadır. İç Tüzük?te yazılı olmayan konularda Meclisin teamülleri Başkanlık Divanına ışık tutar. Birçok konuda ihtilaf olduğu zaman, Başkanlık Divanı ?Meclis, Genel Kurul daha önce bunu böyle uygulamıştı, böyle bir teamül, gelenek yerleşmişti.? diyerek o geleneğin ışığında sorunu çözer. Zaman zaman tartışmalar nedeniyle Genel Kurula ara verildiği olur; arka tarafta toplanırız ve yine Kanunlar ve Kararlar Başkanlığı eski uygulamaları önümüze getirmek suretiyle uygulamanın bu şekilde yürütülmesi gerektiğini ifade eder.
Dolayısıyla, teamüller değişmez diye bir şey yok, teamüller değişir demek elbette mümkündür ancak bu değişikliği dört siyasi parti oturup kararlaştırır, o şekilde karara bağladıktan sonra uygulamaya koyarız. Başkanlık Divanında oturan kişi ?Bunu ben değiştirme hakkına sahibim.? diyerek değiştiremez.
Kürsüde konuşan milletvekilinin hitabından, konuşmasının içeriğinden mutlu olmayabilirsiniz, onu beğenmeyebilirsiniz, onu eleştirebilirsiniz. Bütün bunlar İç Tüzük çerçevesinde, farklı konuşmacılar tarafından bu kürsüde ifade edilir. Ama, o konuşmayı beğenmemek, o milletvekilinin tutumunu, üslubunu beğenmemek, Meclis Başkan Vekiline, ona daha az söz verme hakkını vermez. Bu, doğrudan demokrasiye müdahale olur Sayın Başkan. Bu konuda ben sizi dikkatli olmaya davet ediyorum. Böyle bir hakkınız yoktur. Lütfen, o cümlenizi düzeltin. Eğer düzeltmez iseniz yani bundan sonraki uygulamalarda bu şekilde yine davranmaya devam ederseniz Genel Kurulda bu sürekli sorun olur. Meclis Başkanlık Divanının, Meclis Başkan Vekilinin, İç Tüzük gereği, Anayasa gereği Genel Kuruldaki milletvekillerinden daha yukarıda, daha yüksek bir seviyede oturduğunu biz biliyoruz. Yoksa, bir mimari tasarım hatası nedeniyle sizin yukarıda, yüksekte oturduğunuzu düşünmüyoruz. Lütfen, bunu dikkate alın, Genel Kurulu teamüllere ve İç Tüzük?e uygun olarak yönetin.
Teşekkür ediyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN ? Teşekkür ediyorum.
?

Viagra çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm seçip zaten karar verin. Biz sirk geldi ve sevdim aldım. hemen kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen üç gün beklemek zorunda.