Cumhurbaşkanlığı?nın 2010 Yılı Bütçe Tasarısı Üzerinde TBMM Genel Kurulu?nda CHP Grubu Adına Yaptığı Konuşmanın Özeti

TRABZON MİLLETVEKİLİ
M. AKİF HAMZAÇEBİ?NİN
CUMHURBAŞKANLIĞININ 2010 YILI BÜTÇESİ ÜZERİNDE TBMM GENEL KURULUNDA
YAPTIĞI KONUŞMANIN ÖZETİ

İktidar partisinin sekizinci bütçesini görüşüyoruz. Sekiz bütçedir milletvekili olarak bu sıralardan bütçe görüşmelerini izliyorum. Onun öncesinde bürokrasi döneminde de belki bir sekiz bütçede daha hükûmet sıralarında bürokrat olarak oturdum, bütçeleri izledim. Sekiz bütçedir gördüğüm şudur: Bütçe görüşmeleri özellikle Sayın Başbakanın konuşmalarında bir gergin atmosfere kavuşuyor, bir gergin atmosferin sahne olduğu bütçe görüşmelerini izliyoruz. Başbakanlar, benim bürokrasi döneminde izlediğim dönemdeki görüşmelerde ufuk açan, tartışmalardan uzak, Meclisin tansiyonunu düşüren konuşmalar yapardı. Ancak, Bütçenin tümü üzerindeki görüşmelerde Sayın Başbakan özellikle tansiyonu yükseltti, memleketin daha huzura, sükûnete ihtiyacı olduğu bir dönemde Sayın Başbakanın sükûnet sağlaması gereken bir ortamda maalesef gerginliğe neden olan konuşmaları oldu. Bunun üzüntüsünü yaşadığımı ifade etmek istiyorum.
Cumhurbaşkanı, Anayasamıza göre tarafsız olmak zorundadır. Cumhurbaşkanı, kanunların gerektiğinde yeniden incelenmesini sağlamak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderme görev ve yetkisine sahiptir. Önceki Cumhurbaşkanımız Sayın Ahmet Necdet Sezer, bu yetkisini sadece Anayasa?ya aykırılık çerçevesinde kullanmıştır. Yani, Anayasa?ya aykırı gördüğü kanunları bir kez daha görüşülmek üzere TBMM?ye iade etmiştir. Oysa, Cumhurbaşkanı onunla sınırlı değildir. Eğer kabul edilmesi hâlinde toplumda ciddi sorun yaratacak bir yasa gelmişse Cumhurbaşkanının önüne, bunu da geri gönderme yetkisine sahiptir. Şimdiki Cumhurbaşkanımıza baktığımızda, kanunların Anayasa?ya aykırılığı çerçevesinde herhangi bir değerlendirme yapılmadığını görüyoruz. Oysa, Sayın Cumhurbaşkanının kabul ettiği yasaların çok önemli bir kısmında Anayasa?ya aykırılıklar vardır. Bu, Sayın Cumhurbaşkanının takdiridir, olabilir. Ama 2007 yılından bu yana Parlamentonun çıkarmış olduğu bunca yasa içerisinde Cumhurbaşkanının geri gönderdiği yasa sayısının bir ikiyle sınırlı olması, Cumhurbaşkanının, bu yetkisini objektif bir şekilde kullanmadığını gösterir. Cumhurbaşkanı yasaların tasdik edilme mercii değildir. Cumhurbaşkanlığı önceki dönemde imzalanmayan kamu görevlilerinin kararnamelerinin imzalandığı yer değildir. Şimdi bakıyoruz, önceki dönemde Sayın Ahmet Necdet Sezer?in imzalamadığı kararnamelerin hemen hepsinin şimdiki Cumhurbaşkanı tarafından imzalandığını görüyoruz. Bu, Cumhurbaşkanlığı makamını yıpratmaktadır.
Rektör atamalarında önceden de yapılan hatalar vardı, şimdi de hata yapılıyor. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü seçiminde ikinci sırada oy alan kişi YÖK tarafından birinci sıraya getirilmiş ve birinci sıraya getirilen kişi Sayın Cumhurbaşkanı tarafından Rektör olarak atanmıştır. Evet, o kişiye ?Sen ilk üçe gir gerisine karışma.? denildiği İstanbul Üniversitesinde hâlâ konuşulmaktadır. Önceki Cumhurbaşkanını rektör atamalarında demokratik değildir diye eleştirenlerin, seçimlerde az oy aldı diye, atama yaptı diye eleştirenlerin kendilerinin aynı yola gitmemesi gerekirdi. Öyle anlaşılıyor ki rektör atamalarında arada bir birtakım sıralamalara uyulan atamalar yapılmaktadır ama genel olarak tarafgir davranılmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanının bu tutumu demokrasiye büyük bir darbe vurmaktadır. Üniversitenin sesine kulak vermemektedir Sayın Cumhurbaşkanı.

Viagra çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm bulmak zaten karar verin. Biz kulüp geldi ve sevdim aldım. hemen şimdi kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen bir hafta beklemek zorunda.