Teklifinizin özeti: istediğimiz gibi turizmden para toplayıp harcayalım, kimseye hesap vermeyelim

Dönem: 27 Yasama Yılı: 2 Tarih: 9.07.2019 Birleşim: 99 Ham Tutanak Sayfası:308-

Konuşmacı: MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ Seçim Çevresi: İSTANBUL

Tutanak Metni:


    MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmama başlarken hepinizi saygıyla selamlıyorum. 
    Teklif üzerinde kişisel görüşlerimi ifade etme üzere söz aldım. Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansını kurmayı öngören bir kanun teklifini görüşüyoruz. 
    Teklifi görüşürken Türkiye turizmi nedir, bu konuda birkaç rakamla bir tablo çizmek istiyorum: Turizm nerededir, turizm pastasından yeterince payı alıyor muyuz alamıyor muyuz, turizmde özellikle 2000'li yıllardan sonra hangi mesafeleri katettik ya da nerede tökezledik, nerede durduk, ona çok kısaca bakmakta yarar var. 
    2018 yılı rakamlarına göre Türkiye'ye 46 milyon turist gelmiştir, buna yabanca ülkelerde yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları da dâhildir. 46 milyon turistin Türkiye'ye kazandırdığı döviz miktarı 29 milyar dolardır. 
    Değerli arkadaşlar, bu rakam güzel bir rakam değil. Kişi başına turist harcaması da 647 dolardır. Özellikle kişi başına turist harcaması tutarı turizmi ölçmek için iyi bir ölçüdür. Eski yıllardan örnek vereceğim, yine AK PARTİ'nin iktidar olduğu dönemlerden örnek vereceğim, bu yıl, 2018 yılı 29 milyar dolarlık turizm geliri elde etmişken, Türkiye, aynı geliri 2012 yılında da elde etmiş. 2012 yılı turizm geliri 29 milyar dolar ve gelen turist sayısı 37 milyon. 2018'de 46 milyonla 29 milyar dolar elde etmişken, 2012'de 37 milyon turistle 29 milyar dolar gelir elde etmişiz. 2012'deki kişi başına turist harcaması 795 dolardır. 795 dolar da iyi bir rakam değil. 2003 yılı kişi başına turist harcaması 860 dolar, 2004 yılı 843 dolar, 2005 yılı 842 dolar. Türkiye'ye gelen turistin yapmış olduğu harcama, kişi başına harcama giderek düşüyor yani Türkiye ucuz turist cenneti oluyor. 647 dolar harcamayla Türkiye'de bir turist tatilini geçirebiliyor. 800 küsur dolarlardan buraya inmişiz. 
    En iyi ölçü nedir? En iyi ölçü, toplam turizm gelirinin millî gelire oranıdır, en iyi ölçü budur, en objektif ölçü budur. Toplam turizm gelirinin Türkiye millî gelirine oranı -gayrisafi yurt içi hasılayı alıyorum millî gelir olarak- 2003 yılında yüzde 4,4; 2004 yılında 4,2; 2006 yılında 4,1; yüzde 4'lerin üzerinde. Şimdi neredeyiz? 2018 yılında bir atak yapmışız, 3,8'e gelmişiz. Özellikle 2015 sonunda Rusya'yla yaşadığımız uçak krizi turizmin baş aşağı dibe doğru gitmesine neden olmuştur. Yani ülkeyi yönetenler iyi bir turizm politikası uygulasa, Türkiye'de siyasal istikrar olsa, Türkiye'de ekonomik istikrar olsa, turizmin kendi çarkları kendiliğinden dönecek, "Belki bu ajansa bile ihtiyaç duymayacağız." demeyeyim, Türkiye'nin tanıtıma ihtiyacı var ama herhâlde böyle bir ajans modeliyle Türkiye tanıtıma ihtiyaç duymuyor. 
    Teklifin özelliğini üç cümleyle özetlemek istiyorum: Teklifin ruhu, canımızın istediği gibi turizm sektöründen pervasızca, sorgusuz sualsiz para toplayalım, canımızın istediği gibi harcayalım, kimseye de hesap vermeyelim. (CHP sıralarından alkışlar)
    Değerli arkadaşlar, teklifin özeti budur. Teklifin özeti budur. Ben şimdi Komisyona soracağım, cevap almayacağımı biliyorum -yanında Turizm Bakanlığı bürokratları var, Cumhurbaşkanlığından gelen bürokratlar var- merak ediyorum cevap verecekler mi? Belki Komisyonda konuşulmuştur, Komisyon toplantısına katılamadım, bir cenaze nedeniyle Trabzon'a gitmek zorunda kalmıştım. Ne kadarlık bir hasılat öngörülüyor? Bu ajansın bütçesi nedir? Yüzde 1'lerden oluşan pay, binde 1'lerden, binde 2,5'lardan oluşan payın toplam tutarı nedir? Ben tahminî bir rakam vermek istiyorum, yıllık 300 milyon dolar. Yıllık tahminen 300 milyon dolar. Kuru yaklaşık 6 TL alsak 1,8 milyar TL. Sorgusuz sualsiz Deli Dumrul vergisi. Turizm belgeli işletmelerin hasılatından yüzde 1 oranında turizm payı alınıyor. Sektör zarar etti, uçak krizi oldu, yarın başka bir kriz oldu, sektörün gelirleri yarı yarıya düştü diyelim "Hayır, vereceksin bu parayı." 
    Sayın milletvekilleri, teklif sahipleri, Sayın Turizm Bakanı -izliyorsa, Turizm Bakanıyla ilgili daha sonra başka maddelerde konuşacağım, bir soru önergemle ilgili bazı soruları buradan soracağım bakalım, o ayrı- siz, Anayasa'nın 73'üncü maddesini okumadınız mı? Orada bile der ki: "Kanunun alt ve üst sınırları içerisinde indirim yapmak veya oranı yükseltmek suretiyle Cumhurbaşkanına yetki verilebilir." Aklınıza gelmiyor mu yani "Ya, buraya bir yetki maddesi koysak da Cumhurbaşkanına yetki versek, bunu yüzde 1 yapmasak da örneğin binde 5 yapsak, sıfıra kadar indirmeye, tekrar kanuni seviyesine kadar yükseltmeye Cumhurbaşkanına yetki versek..." Niye düşünmüyorsunuz bunu? Çünkü gözünüz kara, para lazım; sorgusuz sualsiz harcamak için para lazım. Teklifin özeti bu arkadaşlar. Değerli AK PARTİ Grubundaki arkadaşlar, gördüğüm budur. Buna engel olun, bu teklifi durdurun. Yarına kadar bunu düşünelim, bunu iyileştirelim, kendi mantığı içerisinde tutarlı bir hâle getirelim. Bırakalım bizim önerilerimizi kabul edip etmemeyi, kendi mantığı içinde tutarlı bir hâle getirelim. 
    3'üncü maddede bir yönetim kurulu oluşturuluyor. Neye göre? Sektörün bütün bileşenleri burada olmak durumunda değil mi? Yüzde 1 pay alıyorsunuz. Hem yüzde 1 pay düzenlemesi hem yönetim kurulu düzenlemesi sektörün dayanışmasını ifade etmeli. Bu dayanışmayı yok ederseniz, oraya ayrımcılığı sokarsanız sektörün dayanışması olmayacağı gibi, sektör ile Bakanlığın da dayanışması olmaz. Bu dayanışmayı yok ediyorsunuz. Niye TÜRSAB yok yönetim kurulunda? Niye turist rehberleri yok? Niye deniz turizmiyle ilgili birlik yok? Bunları -odalar birliği, TÜRSAB, Otelciler Federasyonu- danışma kuruluna koymuşsunuz; sus payı, sus payı... Arkadaşlar, konaklama tesisleri mi tanıtmayı yapacak, yoksa bu sektörün tüm bileşenleri bir araya gelip onlar mı bu tanıtımı yapacak? 
    İşin bir diğer tarafı, 3'üncü maddede yönetim kurulunun oluşmasına Bakan müdahale ediyor, diyor ki: "Otelciler bir araya gelsinler, seçim yapsınlar." E, TÜROFED var; Türkiye Otelciler Federasyonu. "Türkiye Otelciler Federasyonunun bildirdiği 3 kişi." diye niye demiyorsunuz? "Hayır, ben TÜROFED'e hâkim olmayabilirim. Onlar kendileri seçim sürecine girsinler. Bu seçimle ilgili süreci zaten ben yöneteceğim, istediğim adamları oradan getiririm." Yakışıyor mu bu? STK'leri yok sayıyorsunuz.
    Değerli milletvekili arkadaşlarım; teklife ara verilmesi lazım. Sanıyorum, tümü üzerindeki görüşmelerden sonra yarına kalacak. Bu esnada gelin, oturalım, hep birlikte bunu düzeltelim. Bu şekilde olmaz; para toplanacak, Sayıştay denetlemeyecek, Kamu İhale Kanunu'na tabi değil. Bu arada, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu sayılmadığı için istisnalar arasında, o kanuna tabi olduğunu düşünüyorum; onu da söyleyeyim, her neyse. Bir de toplanan parayı tanıtımda kullanmak lazım değil mi? Hayır, oraya bir madde daha konulmuş: "Yüzde 70'i tanıtımda kullanılır, yüzde 30'u diğer faaliyetlerde." Bakın, burası önemli. Hani tanıtım ve gelişme ajansıydı bu? "Hayır, biz canımızın istediği turizm yatırımını destekleyeceğiz." Otelcilerden para alacaksınız, o otelciyle rekabet edecek başka bir otelciye inşaatı için yardım yapacaksınız.
    (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) 
    BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Hamzaçebi.
    MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bu, asla kabul edilemez. Yüzde 30'u buralarda kullanılacak. Yani otelci otel inşa ediyor turizm bölgesinde, kendi bütçesiyle bunu yapıyor, hemen yanında otel inşaatı yapana: "Gel, ben sana buradan 50 milyon dolar veriyorum." Bu, tam bir yağma. Yağma Hasan'ın böreği bu, tam bir yağmadır arkadaşlar. Buna asla ve asla izin vermemek gerekiyor.
    Değerli milletvekilleri, konuşacağımız elbette birçok husus var ama daha maddeler var, önergeler var, bunlarla ilgili görüşlerimizi ifade edeceğiz sırası geldiğinde.
    Son olarak bir şey söylemek istiyorum: Turizm Bakanlığında bir bürokrat var, bir bürokrat "tweet" atan memurlarla ilgili onları tehdit eden bir "tweet" atıyor. Doktor Serdar Çam "Sizi sınavlarda çaktıracağız." diyor.
    (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) 
    MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bu Serdar Çam'la ilgili acaba Sayın Kültür ve Turizm Bakanı bir işlem yapıyor mu, yapacak mı? Kamu Personeli Seçme Sınavı'na girerek kazanan, sonra da Kültür ve Turizm Bakanlığına girmek üzere sınava girecek olan o gencecik insanları, vatandaşları, öğrencileri tehdit eden bu bürokratla ilgili acaba hangi işlemi yaptılar?
    Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.