Vergi alacağı için Facebook’a, Twitter’a erişimi engellerseniz özgürlüğe aykırı davranmış olursunuz

Dönem: 27 Yasama Yılı: 3 Tarih: 14.11.2019 Birleşim: 18 Ham Tutanak Sayfası:271-

Konuşmacı: MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ Seçim Çevresi: İSTANBUL

Tutanak Metni:


    MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; teklifin dijital hizmet vergisini düzenleyen maddelerinin sonuncusunu görüşüyoruz.
    Dijital ekonomi, geleneksel şirketleri esas alan, onlara göre kurgulanmış olan ulusal vergi sistemlerinin vergi tabanlarını tehdit etmektedir. Matrahın aşınmasına ve kârın bir başka ülkeye transfer edilmesi suretiyle ulusal vergi sistemlerinin, vergi gelirlerinin azalmasına yol açmaktadır. Böylesi bir tehlike karşısında uluslararası iş birliğinin önemi artmış, OECD ve Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi gibi kurumlar bu vergiler, bu gelişmeler karşısında ulusal vergi sistemlerinin alabileceği önlemlere ilişkin bir uluslararası çerçeve oluşturmak amacıyla muhtelif çalışmalar yaratmışlardır. Dijital ekonominin vergilendirilmesi için adil kuralların getirilmesi, vergiden kaçınmanın önlenmesi, sürdürülebilir kamu gelirlerini sağlamak için saydam, istikrarlı, büyüme dostu bir dijital pazar oluşturmak amacıyla Avrupa Konseyi bir çalışma başlatmıştır. Yine, OECD, 2013 yılında "Base Erosion and Profit Shifting" dediği matrah erozyonu ve kâr aktarımı, kârın transferi anlamına gelecek olan bir projeyi başlatmıştır ancak bunlar bugüne kadar sonuçlanmamıştır, buna da en büyük engel, bu dijital hizmet sunan şirketlerin gelişmiş ülkelerde kurulu olmasıdır. O nedenle, gelişmiş ülkeler görünüşte bu çalışmayı yapar gibi gözükmekle birlikte, OECD ve Avrupa Konseyi gibi kurumlarda bunun önüne engeller çıkarmışlardır.
    Türkiye elbette ki egemenlik hakkına dayanarak bu konuda bir düzenleme yapabilir, yapması da gerekir. Ancak burada şöyle bir sorun var arkadaşlar: 1'inci maddede verginin kapsamı düzenlenmektedir. Özellikle 4 unsur vardır burada vergiye tabi olan, ilk 3'ü şu anda önemlidir, onları sayacağım: Dijital ortamda sunulan reklam hizmetleri, bunlar vergiye tabi, dijital hizmet vergisine tabi. Sesli, görsel veya dijital herhangi bir hizmetin dijital ortamda satışı veya bu içeriklerin dinlenmesi, kaydedilmesine yönelik olarak dijital hizmet sağlayıcılarının sunmuş oldukları hizmetler. Bir de, kullanıcıların birbirleriyle etkileşime geçebilecekleri elektronik ortamların, dijital ortamların oluşturulmasına yönelik hizmetler. Bunların hepsi dijital hizmet vergisine tabidir. Birkaç örnek verelim: Google, Facebook, YouTube, Alibaba ya da Amazon gibi e-ticaret şirketleri, bu saydığım 3 hâle giren şirketlerdir. Bunlara yapılan bu madde vergi güvenliği başlığı altında bu şirketlerin Türkiye'de elde etmiş oldukları kazançlara yönelik olarak bir vergi güvenlik müessesi getirmektedir. Nedir bu? Bu şirketlere herhangi bir şekilde reklam verirseniz, reklam veren şirketlere o şirkete, Google'a yapacağı ödemeden yüzde 7,5 oranında bir stopaj yapacaktır. Evet, doğru mu? Doğru. Olmalı mı? Olmalı. Güzel.
    Peki, şu anda bu reklam hizmeti nedeniyle yüzde 15 oranında gelir ve kurumlar vergisi stopajı da var, bu, mükerrer vergidir arkadaşlar, bu geliyorsa o verginin, gelir ve kurumlar vergisi stopajının kalkması lazım. Bunu daha önce de söyledim, Komisyonda söyledim ama şu ana kadar tatmin edici bir cevabı alabilmiş değilim. Aslında bu dijital hizmet vergisinin gelmesinin esas nedeni, gelir ve kurumlar vergisi stopajı, çifte vergilemeyi önleme anlaşmalarının kapsamına girer. Yani bir başka ülke "Seninle aramızda çifte vergilemeyi önleme anlaşması var, gelir vergisi stopajını yapamazsın, kurumlar vergisi stopajını yapamazsın." itirazını yöneltebilir. Ondan kurtulmak için, AB ülkelerindeki eğilimleri de dikkate alarak dijital hizmet vergisi getiriliyor. Dijital hizmet vergisi çifte vergilemeyi önleme anlaşmalarının kapsamına girmez. Ama hem bu hem öbürü olmaz. Bir koyundan iki post çıkmaz arkadaşlar. Birinci olarak söyleyeceğim konu budur. Öbürünün uygulamadan kalkması lazım.
    Vergi oranıyla ilgili olarak Cumhurbaşkanının yetkisi var, 1 katına kadar, yüzde 15'e kadar artırabilir, daha aşağı da indirebilir. Dolayısıyla öbürünü yürürlükten kaldırmaktan çekinmemek gerekir. Bu, aynı zamanda AB'nin bu konuda saydam bir mevzuat yaratma hedefiyle de uyumlu olacaktır. Burada asıl önemli olan...
    (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
    BAŞKAN - Buyurun, sözlerinizi tamamlayın Sayın Hamzaçebi.
    MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Tamamlıyorum Sayın Başkan, teşekkür ederim.
    Bu şirketlere reklam hizmeti örneğini verdim. Başka bir şey de olabilir. Bu şirketlerin Türkiye'de elde ettiği kazançlar da vardır. Facebook'un Türkiye'de elde ettiği kazanç var. Facebook bu vergiyi ödemedi. Ne yapacak? Facebook adına bir tarhiyat yapılacak. Türkiye'de ona reklam veren de yok. Örneğin sponsorlu paylaşımlar var, kişi ödeme yapıyor, buradan bir vergi ödemesi lazım Facebook'un, ödemedi. Ne yapacak? Hazine ve Maliye Bakanlığı tarhiyatı yapacak -vergi dairesi kanalıyla tabii ki- şirkete bildirecek; ödemedi. "Sana erişimi engelliyorum." diyecek, karar alacak. Arkadaşlar bu olmaz. Bu, hukuk devleti ilkelerine aykırıdır. Ülkenin vergi alacağı nedeniyle benim Facebook kullanmamı kimse engelleyemez. Bu, mahkeme kararıyla da olmaz arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar) Özgürlüklere aykırıdır. Bunu yürürlükten kaldırın.
    Bakın, bu hassas bir konudur. İnsanların bu hizmetlere erişimini engellerseniz yarın bu gençlerin tepkisinden yoksun kalamazsınız.
    Teşekkür ederim.
    Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)