Dönem: 26 Yasama Yılı: 2 Tarih: 03.01.2016 Birleşim: 49 BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, gündem dışı sözleri vermeden önce, yeni yıl vesilesiyle düşüncelerimi, duygularımı Genel Kurulla paylaşmak istiyorum. Sayın milletvekilleri, 2017 yılının bu ilk oturumunda geçtiğimiz hafta sonu İstanbul Ortaköy'de yaşanan vahşete, korunaksız insanların gencecik ölümlerine rağmen, şehitlerimize rağmen ülkemizin aydınlık geleceğine olan inancımı ve umudumu muhafaza ederek milletvekillerimize ve vatandaşlarımıza iyi bir yıl diliyorum. Yılbaşı gecesi Ortaköy'de yeni yılı kutlayan vatandaşlarımızı ve Türkiye'ye inanarak, güvenerek konuk olarak gelmiş insanları, orada çalışan emekçi kardeşlerimizi, güvenlik görevlilerimizi hunharca şehit ettiler. Terörün hedefi, Türkiye'nin birliğini, barışını, huzurunu yok etmek, toplumsal yapımızı parçalamaktır. Bu gerçeği hiçbir zaman gözden uzak tutmamak gerekir. Terör, bu amaç doğrultusunda bugüne kadar, maç seyreden, hafta sonu gezmesine veya işine gücüne giden, düğün yapan insanlarımıza, görev başındaki askerimize, polisimize karşı saldırılar gerçekleştirdi. Terör, bu defa Ortaköy'de bir eğlence yerini hedef aldı. Bu, bir yaşam tarzına karşı gerçekleştirilmiş ağır bir suikasttır. Bu insanlar yeni yıl kutlaması yaptıkları için hedef seçildiler ve katledildiler. Amaç, farklı hayat tarzları arasında bir çatışmanın yaratılmasıdır. Bu açık seçik ortadadır, bunu görmemek, yok saymak, konuşmamak doğru değildir. Türkiye, bölgesinde farklı hayat tarzlarının iç içe geçtiği, insanların yaşam tarzlarını, dinlerini, inançlarını özgürce yaşadıkları, laik, demokratik bir toplum geleneğine sahip tek ülke, tek demokrasidir. Şimdi böylesi güzel bir yaşam sentezini dağıtmak, sadece bizim için değil dünya için de kıymetli olan bu mücevheri parçalamak istiyorlar. Çoğulculuk, çokluk bizim laik, demokratik cumhuriyetimizin temel özelliğidir, terör bunu ortadan kaldırmak istiyor. Buna karşı yapılması gereken bir ve birlikte, kardeşçe, farklılıklarımızı yok etmeden bir arada yaşamı sürdürmektir. Ölümü savunan şiddete karşı hayatın vazgeçilmezi olan insanlık değerlerini ısrarla savunmalı, farklı hayat tarzlarına tahammülsüzlük gibi hastalıklı bir düşünceyi ortadan kaldırmalıyız. Toplum siyaset kurumundan terörün önlenmesini beklemektedir. Terörü önlemek başta Hükûmet olmak üzere bütün siyasi partilerin, Türkiye Büyük Millet Meclisinin yani siyaset kurumunun görevidir. Herkes, bütün kurumlar bu konuda üzerine düşün görevi süratle yerine getirmelidir. Terörün aramızdan aldığı her insan bizimdir. Bu yas hepimizin yası olmalıdır. Ortak yaslarımız olmazsa eğer yaşamı yeniden kurmak için, müşterek değerler üretmek için de bir araya gelemeyiz. Terörde hayatını kaybedenleri anarken de, onları ebedî yolculuklarına uğurlarken de ellerimizi sımsıkı kenetlemeliyiz birbirimize, omuzlarımızı yaslamalıyız. Birlik ve beraberlik sadece törenlerde söylenen, kayıplarımızın ardından sarf ettiğimiz sözler olmamalı. Böylesi dönemlerde daha fazla dayanmalıyız birbirimize, şimdi bunun zamanı. Sayın milletvekilleri, yaşanan terör olaylarında hayatını kaybeden insanlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza şifa diliyorum, şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ülkemizin ve insanlığın başı sağ olsun. Toplumsal barışı sağlamış, kavgasız, gürültüsüz, terör ve şiddetin olmadığı, kalkınmış ve esenlik dolu bir Türkiye dileğiyle yeni yılınızı tekrar kutluyorum.