Sanayi, Ticaret, Enerjive Tabii Kaynaklar, Bilim ve Teknoloji Komisyonu E-Ticaret Kanun Teklifi Hakkında

TUTANAK HİZMETLERİ BAŞKANLIĞI

29.06.2022 tarihli SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU

Konuşmacı: MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ Seçim Çevresi: İSTANBUL

Tutanak Metni:

    MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
    Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; Sayın Bakana, bu teklif nedeniyle teşekkürlerimi bildiriyorum.
    Bir soru soracağım ama ondan önce çok kısa bir bilgi vermek istiyorum. Önümde bir tablo var, dünyanın 10 büyük şirketi. 2006 yılında 10 büyük şirketin 5 tanesi petrol ve enerji şirketi, 3 tanesi banka ve finans şirketi, 1 sanayi şirketi var, 1 tane de yazılım şirketi var, 1 teknoloji şirketi var. 2016 yılında bu tablo değişikliğe uğramış ama ayrıntıyı vermeyeceğim, son yılın ayrıntısını vereceğim. Buraya bir elektronik ticaret şirketi girmiş; teknoloji şirketlerinin sayısı 2006'da 1'di, 2016'da o sayı 5'e çıkmış. 2020 rakamında, 2020 grafiğine göre 10 şirketin 8 tanesi teknoloji şirketi olmuş, 1 olan elektronik ticaret şirketi sayısı 2'ye çıkmış; 2'si de dünyanın en büyük elektronik ticaret şirketleri. Biri Amerika, biri Uzak Doğu kökenli 2 şirket. Visa girmiş buraya pandemi nedeniyle elektronik ticaretin yaygınlaşmasının sonucu olarak, doğal olarak bir kredi kartı şirketi girmiş, yine bir holding şirket girmiş buraya. Eminim bu 2020 değil de 2025 olsa tabii, robot teknolojileri, yapay zekâ şirketleri geliştikçe o şirketler de buraya girecektir ama elektronik ticaret şirketi sayısı belki de artacaktır, bilemiyorum.
    Şimdi, Türkiye'de de 2014 yılında elektronik ticaretin düzenlenmesi hakkında Avrupa Birliği müktesebatına uyum anlayışı çerçevesinde bir yasa kabul edildi, yürürlüğe girdi, 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun ancak o kanundan bugüne aradan sekiz yıl geçtiği anlaşılıyor; bu piyasa değişiyor, sürekli gelişiyor, yeni şirketler Türkiye'de faaliyet göstermeye başlıyor. Bunların bir bölümü uluslararası şirketler ve piyasada acımasız bir rekabet var, vahşi bir rekabet denebilir buna. Teklifin gayet güzel bir genel gerekçesi var, okudum. Anayasa'nın 167'nci maddesi ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmiş devlet, piyasalardaki tekelleşme ve kartelleşmeyi önler. Türkiye'de bu piyasada kartelleşme yok, tekelleşmeye doğru gidiyor. Belki bir şirket bütün piyasaya hâkim olabilir. Burada bir millî duruş sergilemek gerekiyor yani Türkiye'nin bu konudaki şirketlerinin önünü açmak, bu vahşi rekabetin önlenmesi gerekiyor. Bu açıdan teklifin felsefesini son derece olumlu buluyorum; maddeler ayrıca görüşülebilir, konuşulabilir, orada eksiklikler, farklı görüşler olabilir onlar şüphesiz ki komisyon çalışmalarında iyileştirilebilir. Maalesef, benim gördüğüm, Rekabet Kurumu bu konuda belki mevzuatından kaynaklanan gerekçelerle bilemiyorum yeterli ve etkin bir önlem alabilmiş değil yani bu vahşi rekabetin örneklerini şüphesiz teklif sahipleri, Bakanlığımız bize açıklayabilir. Örneğin, bir elektronik ticaret şirketi bir firmanın ürününü pazarlıyor, sonra o ürünü imal eden bir başka firma var ise aradaki firmayı çıkarıp imalatçıya gidiyor, ondan alıyor, diğer firmayı piyasanın dışına itiyor yani o firma batabiliyor, batmaya doğru gidebiliyor. Gerçekten bir önlem almak gerekiyor ama Rekabet Kurumu hakikaten bu konuda mevzuatından kaynaklanan nedenlerle mi etkisiz kaldı? Neden önlem alamadı? O konuda ben Bakanlıktan veya Sayın Bakandan bilgi rica ediyorum.
    Teklifin hayırlı olmasını diliyorum.